14 Mayıs’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri medeni toplumlara yakışan bir ortamda renkli görüntülere de sahne olarak yapıldı. Seçimler sonunda mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan %50’ye yakın oy almasına rağmen 50 barajını aşamadığı için seçim 2. tura kaldı. Rakipleri Kemal Kılıçdaroğlu %45’e yakın, Sinan Oğan ise %5’i biraz geçen oranda oy alarak seçimi tamamladı. 2. […]
14 Mayıs’ta yapılan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri medeni toplumlara yakışan bir ortamda renkli görüntülere de sahne olarak yapıldı.
Seçimler sonunda mevcut Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan %50’ye yakın oy almasına rağmen 50 barajını aşamadığı için seçim 2. tura kaldı. Rakipleri Kemal Kılıçdaroğlu %45’e yakın, Sinan Oğan ise %5’i biraz geçen oranda oy alarak seçimi tamamladı. 2. turun yapılacağı 28 Mayıs’taki seçimlere yasa gereği Recep Tayyip Erdoğan ve Kemal Kılıçdaroğlu katılıp yarışabilecekler.
Milletvekilliği seçimlerinde ise ittifaklar bazında Cumhur İttifakı %50’yi geçen bir oy oranı ile 320’nin üzerinde milletvekili çıkararak 600 üyeli TBMM’de çoğunluğu elde etti. Millet İttifakı ise %35’leri aşan bir oy oranı ile 212 milletvekilini meclise göndermeyi başardı. Yeşil Sol Parti İttifakı ise %8’i geçen bir oy oranı ile 70’e yakın milletvekilini meclise gönderdi.
Cumhur İttifakı, Millet İttifakı,Yeşil Sol ve Emek İttifakı dahil toplamda şu anda 14 partiye mensup milletvekili meclise girmiş bulunuyor. Bu dönemde meclis farklı ideolojiler, farklı kültürler ve inançları bünyesinde barındıran çok renkli bir manzaraya bürünmüş görünüyor.
Gerek Cumhurbaşkanlığı gerekse milletvekilliği seçimleri sonucunda bazı adaylar ve partiler umdukları seçmen desteğine ulaşamadılar. Bazıları da umduklarının üzerinde desteğe muhatap oldular. Sonuçta oyu veren seçmen yani milletin iradesi ve onun kararına da saygı duyup razı olmaktan başka bir yolda yok.
Nasip olur ise 28 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu yapılacak ve bu seçim sonunda %50 diye bir baraj uygulaması olmayacak. Yarışa katılan iki adaydan en fazla oyu alan Cumhurbaşkanı seçilmiş olacak, hükümeti kurarak ülkeyi yönetmeye başlayacak, anayasamızda sistem böyle işliyor.
22 Mayıs Pazartesi günü TBMM açılacak ve seçilen milletvekilleri meclis kürsüsünde yemin ederek göreve başlayacaklar. Böylece milletvekillerinin yaşama görevi ve dönemi de başlamış olacak.
Gerek Cumhurbaşkanlığı gerekse milletvekilliği için aday olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları adaylık için başvurduklarında istihbarat ve emniyet güçleri tarafından güvenlik soruşturmasına tabi tutuluyorlar. Haklarında seçilmeye engel hali olanlara Yüksek Seçim Kurulunca onay verilmiyor ve aday olamıyorlar. Bu da yasalar gereği devletin önemli hak ve görevlerinden biridir.
Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinin birinci ayağı sonuçlandı. 22 Mayıs günü milletvekilleri yemin ederek göreve başlayacaklar. İnşallah 28 Mayıs günü de sağlıkla sıkıntı yaşanmadan Cumhurbaşkanlığı seçimleri de sonuçlanır, milletin onayını alan Cumhurbaşkanı da görevine başlar.
Seçimlerden önce Cumhurbaşkanı adayları, partililer ve milletvekili adayları, liderler çoğu zaman sert, suçlayıcı, toplumu kutuplaştıran ve geren söylem ve suçlamalarını rakiplerine yönelttiler. Çoğu zaman davalık durumlarda söz konusu oldu bunlar. Medeni Hukuku bilen insanlara pek de yakışmayan itham ve yaklaşımlardır.
Seçime katılan Cumhurbaşkanı adayları, partiler ve milletvekili adaylarının kendilerine destek verenler kadar destek olmayanların da hesabını yapmaları ve buna göre politika belirlemeleri de gerekir.
Seçimler bittikten sonra başarılı olan ve olamayan, kazanan ve kazanamayanların sonuçları olgunlukla kabullenme, nerede doğru yaptık, nerede hatalar yaptık diye aklı selim ile değerlendirme yapmaları gerekiyor. İnşallah öyle de olur. Zira bunu yapanlar kazançlıdır, yapmayanlar kazanmış görünse de zararlıdır.
85 milyonluk bir ülkeyiz ve unutmayalım renklerimiz, dillerimiz, inançlarımız, kültürlerimiz ufak tefek farklılıklar gösterse de iyi günde kötü günde bir ve beraberiz, öyle de olmalıyız.
Selam ve dua ile