BU SEFER BAŞARDILAR

“Başaramayacaksınız, milletimize diz çöktürtemeyeceksiniz” kükremeleri ; altı doldurulmuş ve milletin lehine olumlu sonuçlar getirmişti.

Sayın Cumhurbaşkanı tarafından, ne zaman ki böyle rajon kesmeler oldu; zamanla karşılığını buldu, halk tarafından da haklı bulunarak destek verildi.

Gerek içte, gerekse dışta hainlere ve düşmanlara karşı meydan okundu, mücadele edildi,  başarılar elde edildi.

Yani, Cumhurbaşkanı’nın rest çekmesi bir nara atmak, gözdağı vermek, ya da halkın tepkisini yumuşatmak adına olmadı; tam tersine içten, samimi, kararlı, inançlı çıkışlardı.

Gerek içte, gerekse dışta ülke menfeatleri için asla taviz vermedi, tavizkar konuşmadı. Bu yüzden halk, bu söylemleri ve çıkışları haklı, gerçekçi ve popülizmden uzak olarak algıladı, destek verdi.

Dünya, gerek soğuk, gerekse sıcak savaşı beraber yaşıyor. Her tarafta  diken üstünde, çalkantılı, tehlikeli bir durum var. Bu durumdan etkilenen ülkelerin başında Türkiye geliyor ne yazık ki.

Filler tepişiyor, çakallar, sırtlanlar pusuda, leş kargaları, kuzgunlar fırsat kolluyorlar.Tüm bu durumlar karşısında, ülkemizi yönetenler de oyun kurmak, aleyhimize kurulan tuzakları bozmak, bazen birkaç adım geriye çekilmek, oyun gereği taviz vermek durumunda kalıyorlar. Dünyanın en güçlü ülkeleri başta olmak üzere, her devlet gerektiğinde bir miktar taviz verebilmektedir. Bu da  halklar arasında anlayışla karşılanır, tolere edilir.

Mesela, Sayın Erdoğan’ın geçmişte Rahip Brunson hakkında söylediği sözü de bu meyanda değerlendirmek gerekir.

Yine, İsrail, Suudi Arabistan, Ermenistan, BAE gibi ülkelerle diyalog kurup, ikili ilişkileri geliştirmeyi  de bu çerçevede değerlendirmek gerekir .

Şimdi soruyoruz: Bu kadar başarılara imza atan, sözlerinin arkasında duran, geri adım atmayan, arkasında halkın desteği olan bir lider ve hükümeti özellikle gıda konusunda neden başarısız?

Halkın temel ihtiyaçları konusundaki suistimallere, stokçuluğa, fahiş fiyatlara, tekelciliğe karşı neden etkili olamıyor? Neden, ilk defa rest çekmenin altı doldurulamıyor?

Oysa  darbelere, terör örgütlerine, terör devletlerine, yanlı kuruluşlara meydan okumuş, mücadele etmiş ve başarı elde etmiş bir Lider’ den bahsediyoruz..

Bu kadar zor, çetrefilli sorunların üstesinden azimle ve cesaretle gelen bir hükümetin; bunlara göre çok daha basit olan yerli tekelleşme, stokçuluk yapma, fahiş fiyat yükseltme gibi konulardaki başarısızlığını anlamakta gerçekten zorlanıyoruz.

Beşli çeteden bahsediliyor, halkın başta gıda  olmak üzere, hayati önem taşıyan temel ihtiyaçları konusundaki Ak Parti hükümetinin çaresiz kalmasını, bir başarı sağlayamamasını anlamakta gerçekten zorlanıyoruz; zaman zaman olamaz diye saç- baş yoluyoruz.

%50 lik bir oy tabanı ve hükümetin devamı konusunda olumlu görüş belirten hatırı sayılır bir kesim de arkanızda oldugu halde, neden bu baronlara halkı ezdiriyor sunuz? Anlamakta sıkıntı yaşıyoruz.

Çok mu zor bu hal yasasını çıkarmak?

Neden, daha tarlada iken ürünlerin düşük fiyattan alımını, nakliyesini, haldeki komisyonları ve fahiş fiyatlarla satımını engelleyemiyor sunuz? Neden bunların inisiyatifine bırakıyorsunuz bu milletin ürününü ve gıda ihtiyaçlarını?

Diyorum ya anlamakta zorlanıyoruz. Bir kaç alışveriş marketler zincirine neden etkili yaptırım ve ceza uygulayamıyor sunuz? Neden, hükümet olarak, belediyeler olarak üreticiye direkt ulaşma yollarını aramıyorsunuz?

Olağanüstü zamandan geçiyoruz. Her ülke yeni önlemler alıyor, bazı hakları askıya alıyor.

Söz konusu açlık ve temel ihtiyaç maddeleri olunca, karşıda da bir hain, vicdansız tekelleşme  varsa; burada serbest ticaret, liberal ekonomi gibi kavramlardan bahsedemezsiniz. Her ülke, gerektiğinde bu yönteme başvuruyor.

Zaman geçiyor, insanlar kritik eşiği aşmak üzere! Ey Reis, vur masaya yumruğunu, al halkını arkana, el at şu gıda ve temel ihtiyaç terörüne ve teröristlere!

Zamlarla ezilmesine müsade etme!       Sonra yazık olur bu ülkeye, hükümetine ve sana!

İndirirler ilk seçimde. Halktan yana tavrını koy, üzerinde bir büyü varsa silkelen, çözdür.

Yoksa hepimizi üzersin, üzülürsün!

Şimdilik bir avuç  para baronları başarmış gözüküyor; bu halk hamle yapmanı, bu başarının ömrünü kısaltmanı bekliyor senden.

Böyle giderse, korkarız ki, bir çağ  gözler önünde kapanacak, asırlar sonra yakalanan fırsat geri tepilecek; bu başarısızlığın kahrı nice canlar yakacak!

Böyle olmamalıydı/ olmamalı!