Ülkemiz, tarihte eşi benzeri görülmeyen bir felaketle karşı karşıyadır. Çok geniş alanda meydana gelen, çok sayıda yıkımın olduğu, olumsuz hava şartlarının hüküm sürdüğü, pandemiden henüz çıkmış bir ülkenin imtihanı ağır geçiyor. İlk saatten itibaren hükümet yetkilileri taarruza geçtiler, herkes elinden geleni yapmak için çırpındı. Büyük bir yıkımın koordinasyonu kolay olmuyor. Dış ülkerden yardım ve […]
Ülkemiz, tarihte eşi benzeri görülmeyen bir felaketle karşı karşıyadır.
Çok geniş alanda meydana gelen, çok sayıda yıkımın olduğu, olumsuz hava şartlarının hüküm sürdüğü, pandemiden henüz çıkmış bir ülkenin imtihanı ağır geçiyor.
İlk saatten itibaren hükümet yetkilileri taarruza geçtiler, herkes elinden geleni yapmak için çırpındı.
Büyük bir yıkımın koordinasyonu kolay olmuyor. Dış ülkerden yardım ve kurtarma ekipleri geldiler.
Bir canı sağ kurtarabilmek için tırnaklarıyla kazıyorlar molozu. Bu hassasiyet elbette ki yavaşlatıyor hareketleri.
Hep diyoruz, şu anda siyaset zamanı değil , can kurtarmaya, yardım etmeye odaklanalım diye.
Bir kere daha gördük ki , bu ülkede Erdoğan düşmanlığı yok, Allah ile savaşma cesareti, dinine karşı nefret, kin var.
Bir can sağ salim kurtarılıyor, gönüllü çalışanlar ” Allahuekber, la ilahe illallah ” şeklinde tekbir getiriyorlar. Bundan daha doğal refleks ne olabilir? Yüce Yaratıcı’ dan yardım istemek , manevi yönden güç kazanmak, manevî destek almak ; her dine mensup milletlerin ilk olarak başvurdukları bir sığınma ve yalvarma yöntemidir.
Tekbire tahammül edemeyen, Allah diyene nefret kusan, sala okunmasına kudurmuş köpek gibi tepki gösteren ‘Allahsız, Allah’ı devre dışı bırakan!’ bir güruh televizyonlarında, gazetelerinde, sosyal medyalarında kinlerini iğrenç bir şekilde kusmaya devam ediyorlar.
Yalan haberlerle provokasyon yapıyor, kaos çıkarmaya çalışıyorlar.
Başta AFAD ve Kızılay olmak üzere karalıyorlar; yöneticilerinin imam- hatip kökenli olması iddiası ile.
Deprem kadar, hatta depremden de öte; bu alçak, iğrenç yaratıkların sözlü saldırıları kahrediyor bu milleti, moral motivasyon bozuyorlar.
Tekbir getirmeyi, salayı, kuran okumayı siyasi söylem olarak değerlendirip kinlerini kusuyor bu kanı bozuklar!
ABD’nin ve Batının uşağı satılık köpekler!
Erdoğan’ı düşürmek için bu deprem bu alçaklar için bir fırsat olmuştu adeta; abanıyor, yükleniyorlar.
Devlet yok, yardım yok, insanlar ölüyor zırvaları…
Depremin ilk günü Pkk piçleri Öncü Pınar hudut kapısına roketlerle saldırdılar;
Yunanistan adalarda navteks ilan etti ve silahlı tatbikat yapacağını bildirdi.
Yakında, Ege’de deniz sınırını 12 mil ilan etmesi an meselesi . Yaralı bir Türkiye’ye saldırmak için fırsat kollamış durumdalar.
Dış ve düşman ülkeler düşmanlığını ortaya koyar; pekâlâ içimizde bu vatanda yaşayıp, beslenip suyunu içenlerin yaptıkları neyle izah edilebilir?
Gevurdan daha tehlikeli , domuzdan daha yıkıcı, sırtlandan daha fırsatçı, çakaldan, akbabadan daha leşçi, mensubiyetleri şüpheli bu yaratıklar, bu memleketin ve milletin kötü bir imtihanıdır.
” Sadece Ak Parti’lileri kurtarıyorlar, yardım ediyorlar ” diyen provokatör bozuntusu! Öyle olsaydı, Ak Parti milletvekili ailesi ile beraber enkaz altında can vermezlerdi.
Önce bu felaketi atlatalım, sonra ucu kime dokunursa dokunsun; gittiği yere kadar hesap soralım!
Bunlar da geçer, evet zor geçer ama, suratınıza tükürür bu millet, aslında tükürük bile iltifat sayılır size kahpeler!