Türk Milleti; yine cömertliğini, alicenaplığını, göz yaşartıcı yardımseverliğini bütün dünyaya gösterdi,tüm insanlığa yeniden ıspatladı. Selam olsun bu aziz millete!. Türkiye’de; 6 Şubat depremi ve 20 Şubat Hatay depremi ile ülke olarak ,millet olarak büyük bir travma yaşadık, bir çok canlarımızı (şu anda 42 bin) toprağa verdik,binlerce yaralı ve depremzedemiz var. Bir yakınımızın cenazesi dolayısı ile […]
Türk Milleti; yine cömertliğini, alicenaplığını, göz yaşartıcı yardımseverliğini bütün dünyaya gösterdi,tüm insanlığa yeniden ıspatladı. Selam olsun bu aziz millete!.
Türkiye’de; 6 Şubat depremi ve 20 Şubat Hatay depremi ile ülke olarak ,millet olarak büyük bir travma yaşadık, bir çok canlarımızı (şu anda 42 bin) toprağa verdik,binlerce yaralı ve depremzedemiz var.
Bir yakınımızın cenazesi dolayısı ile Göksun’a gittim, sıkıntılar hat safhada, kimse evine giremiyor, 40 bin nüfusu olan ilçede en fazla 5 bin kişinin olacağını öğrendim.
Her taraf kapalı ve sokaklar sakin, evlerin önüne veya boş alanlara çadırlar kurulmuş,bir çok caminin minaresi yıkılmış,duvarlar çatlamış,ezan sesi çok uzaklardan geliyor.
Birkaç cami ayakta,cenazeler pikapla yada araba ile geliyor,vatandaşlar normal ambulans ve cenaze arabalarının ya görevli yada daha acil olan yerlere gittiklerini söyledi.
Moral bozukluğu yaşadım ama sevindirici yanları görünce toparlandım, şükrettim.
Millet can siperine yardıma koşuyor,yardım dağıtıyor, komşular birbirine ‘geçmiş olsun,başınız sağ olsun,Allah beterinden korusun’ gibi üzüntülerini paylaşıyorlar.
Evlerin bir çoğu boş,dış kapılar açık,sessizlik kol geziyor,kar var ve soğuk,ev suları donmuş çok az sokak çeşmesi akar durumda gördüklerim bunlar.
Gelelim deprem sonrası vatandaş olarak,devlet olarak,millet olarak alacağımız dersler ve neleri yanlış yaptık,özeleştirisini yapmak,’Başınıza gelen herhangi bir musibet,kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir.
“Allah çoğunu affeder” (şura:30) yüce Allah böyle buyuruyor.
Başımıza böyle belaların musibetlerin gelmeden önce yapılması zaruri olanları,ülkenin gerçekleri, musibet ilmin ışığında, hiçbir taviz vermeden uyulması gereken kuralları tespit edip derhal uygulanmasına geçmek farz olmuştur.
Siyasi fay hatlarımızı fazla germeden gönül fay hatlarını kırmadan,ortak noktalarda buluşup bu yaraları sarmak,güven sarsıcı uygulamalardan uzak durmak,toplanan yardımları yerli yerinde kullanmak,her şey açık ve şeffaf olarak milletle paylaşılmalıdır.
Bir musibetle, acı bir felaketle sağlanan bu birlik devam ettirilmeli,zarar verecek her türlü söylem ve davranışlardan uzak durulmalıdır.
Ölenlere rahmet,yaralılara acil şifalar ,milletimize,hükmi şehit olanların yakınlarına baş sağlığı diliyorum.