Ülkede deprem olmuş, elli bine yakın insan hayatını kaybetmiş, yüz binin üzerinde insanımız yaralanmış, on beş milyon insan etkilenmiş, evlerinden, barklarından olmuş, canlarından ayrılmışken; ülke gündemini bir kaç muhterisin egosu, kini, nefreti, makam paylaşımı, kavgaları, didişmeleri meşgul ediyor. Bunların masaları , oturup kalkmaları, çıkar kavgaları; bunlara destek veren medya kuruluşları, yazar çizer, sanatçı müsveddeleri, sosyal […]
Ülkede deprem olmuş, elli bine yakın insan hayatını kaybetmiş, yüz binin üzerinde insanımız yaralanmış, on beş milyon insan etkilenmiş, evlerinden, barklarından olmuş, canlarından ayrılmışken; ülke gündemini bir kaç muhterisin egosu, kini, nefreti, makam paylaşımı, kavgaları, didişmeleri meşgul ediyor.
Bunların masaları , oturup kalkmaları, çıkar kavgaları; bunlara destek veren medya kuruluşları, yazar çizer, sanatçı müsveddeleri, sosyal medya fareleri tarafından sürekli gündemde tutuluyor. Hatta , asrın depremi bile gündemden düşürülüp, bu ihanet masası ön plana alınmıştır.
Ülke pandemiden çıkmış, bölgesinde, dünyayı etkileyen şiddetli savaş devam ediyor. Bir yandan ekonomik darbelere direnmeye çalışırken diğer yandan ülke sorunları ile uğraşan bir hükümet , birden bire asrın depremiyle karşı karşıya kaldı.
Daha ilk günden hükümet, kuruluşlar, asker, güvenlik güçleri, AFAD, Kızılay, sivil teşkilatlar, halk seferber oldular, yardıma koştular.
Muhalefet, daha depremin ilk gününden itibaren; hükümetin depreme müdahale edemediğini, askerin sahaya inmediğini, Kızılay ve AFAD’ın başarısız olduğunu haykırdı durdu.
Devamında seçimi gündeme getirdiler. Sakın olaki seçimi erteleme yoluna gitmeye kalkma, ağzına bile alma! Savaş hali olsa bile seçimi yapacaksın diye koro halinde yırtındılar.
Yaklaşık bir yıl öncesinden Cumhur ittifakının oyunun düştüğü, buna karşın, birleşerek Erdoğan’ı düşürmenin tam zamanı olduğu, tarihte ilk defa CHP açısından bir fırsat doğduğu iştahları kabartmıştı.
Bu şartlarda seçim isteyenler; vatana ihanet edenlerdir.Gözü dönmüş ülke, vatan duygusundan yoksun güruhlar hep birden saldırıya geçtiler.
Bu şartlarda seçim yapmak bu ülke için büyük bir zarardır. En az bir iki sene iptal edilmeliydi.
Ama sayın Erdoğan , bu duygusuz, ruhsuz insanların bastırması ve kaos çıkarmalarından çekindiği için seçimin zamanında yapılmasına karar verdi.
Yani Erdoğan’a diz çöktürdüler. Bu yüzden çok üzgünüz.
Eyt konusu da en az seçim sonrasına ertelenmeliydi.
Ayrıca, deprem konusundaki engelleyici, kaos çıkarıcı, iftiracı, fitneci davranışları, hükümeti seçime zorladıkları için bu muhalefet ve onlara destek veren kiralık yazarlar, medya, sanatçı müsveddeleri mahkemelere verilip hesap vermelidirler, isimleri tarih kitaplarında, şanlarına (!) uygun bir şekilde yer almalıdır.
Şahsi egoları, kin ve nefretleri sonucunda ülke gündemini meşgul edenler; tabiki Meral Akşener başta olmak üzere; bu halkın haram ettikleri hakları karşısında iki dünyada da huzur göremeyeceklerdir.
Allah’ım sen her şeyi görüp biliyorsun.Bilerek veya bilmeyerek bu ülkeyi parçalamaya çalışanlara fırsat verme ya Rab!
Amiin, Amiin.