Memorial Kayseri Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Ayşegül Ulu Kılıç, “18 Kasım Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü” nedeniyle bilinçsiz antibiyotik kullanımının neden olduğu sorunlar hakkında bilgi verdi.
Bakteriyel enfeksiyonların tedavisi için önemli olan antibiyotikler, gereksiz ve kontrolsüz bir şekilde kullanıldığında insan vücudunda dirençli bakterilerin oluşmasına neden oluyor. Dirençli bakteriler ise birçok sağlık sorununa yol açıyor. Dirençli bakterilerin gelişmesinin önlenmesi ve antibiyotiklerin etkinliğinin gelecek nesillere aktarılması için bu ilaçların bilinçli bir şekilde kullanılması gerekiyor.
Memorial Kayseri Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Ayşegül Ulu Kılıç, antibiyotik kullanımı ile ilgili bilgiler vererek, reçete uygulamasının antibiyotik kullanımını düşürdüğünü kaydetti. Kılıç, “Son yıllarda ülkemizde eczanelerden reçetesiz antibiyotik alınamaması sayesinde antibiyotik kullanımı yılda 250 milyon kutudan, 170 milyon kutuya düşmüş durumdadır. Ancak Türkiye, Avrupa’da halen en çok antibiyotik kullanan ülkelerin başında gelmektedir. Bakteriyel enfeksiyonların tedavisi için hayati önem taşıyan antibiyotikler, gereksiz ve kontrolsüz bir şekilde kullanıldığında antibiyotik direnci oluşmakta, dirençli bakteriler nedeniyle ortaya çıkan hastalıklar ise yoğun bakım ünitelerinde tedavi gören ve bağışıklık sistemi zayıf olan hastaların sağlığını olumsuz etkilemektedir” dedi.
Antibiyotik direncinin önemli sağlık sorunu olduğunu dile getiren Kılıç, “Enfeksiyon hastalıkları, uygun antimikrobiyal tedavi ile başarının sağlandığı bir alandır. Bununla birlikte gerek toplumda gerekse de hastanede ortaya çıkan enfeksiyon hastalıkları uygun olmayan antimikrobiyal tedavilerin kullanılması sonucu tedavi edilememekte ve ölüm ile sonuçlanabilmektedir. Gereksiz veya uygun olmayan antibiyotik kullanımı dirençli bakterilerin oluşmasına neden olmaktadır. Antibiyotik direnci tüm dünyada önemli bir sağlık sorunu haline gelmiştir” diye konuştu.
Ayşegül Ulu Kılıç, dirençli bakterilerin enfeksiyon nedeni olduğunu dile getirerek, “Antibiyotik dirençli bakterilerin yol açtığı enfeksiyonlar, hastalığın ve ölüm oranlarının artması ve hastanede geçirilen sürenin uzaması ile sonuçlanmakta ayrıca tedavi maliyetleri de artmaktadır. Antibiyotik kullanımı, insanlardaki normal bakteriyel floranın değişmesine bu da çoğu kez antibiyotik dirençli bakterilerin ortaya çıkmasına ve ishal gibi yan etkilerin görülmesine neden olabilmektedir. Bakteriler ilk olarak antibiyotikle karşılaşmaya başladığında direnç geliştirmeyi öğrenmektedir. İlerleyen süreçte direnci birbirilerine bulaştırmaktadırlar” şeklinde konuştu.
“Dirençli enfeksiyonlar ürkütücü boyutlara ulaşabilir”
Kılıç, “Elde edilen verilerle antibiyotik dirençli enfeksiyonlardan dolayı gelişen ölümlerin 2050 yılına kadar tüm dünyada 10 milyon kişiyi bulacağı ve bu rakamın kanser, diyabet ve kalp hastalıkları kaynaklı ölümlerin çok daha üzerine çıkarak ilk sıralara yerleşebileceği düşünülmektedir. Bu duruma maliyet açısından bakıldığında ise dünya genelinde ekonomiye 100 trilyon dolar ek yük getirebileceği öngörülmektedir” ifadelerini kullandı.
Antibiyotik kullanırken dikkat edilmesi gereken kuralları sıralayan Prof. Dr. Kılıç, “Antibiyotiğe doktor kontrolünde başlanmalı, kullanım süresi ve dozajını uzman hekim belirlemelidir. Antibiyotikler bakteriyel kaynaklı hastalıklarda kullanılmalıdır. Hekim kontrolünde kullanılan antibiyotik zamanından önce bırakılmamalıdır. Geniş etkili antibiyotikler mecbur kalınmadıkça alınmamalıdır. Direnç gelişmemesi için antibiyotiği alma saatleri her gün aynı olmalıdır. Karaciğer ve böbrek yoluyla vücuttan atılabilen antibiyotikler, bazen bu organlarda tahribata neden olabilmektedir. Böbrek ve karaciğer hastalarında, antibiyotik tedavisi gerekliyse düşük dozlu veya böbrek-karaciğer atılımı olmayan antibiyotikler tercih edilmelidir” dedi.
Antibiyotiklerin akılcı kullanılması gerektiğinin altını çizen Kılıç, “Olası ölümler ve sağlık sektöründeki yük nedeniyle antibiyotikleri gereksiz kullanmaktan kaçınmak amaç olmalıdır. Antibiyotik kullanımını düşürmek, direnç oranlarını azaltmak açısından oldukça önemlidir. Dirençli bakterilerin gelişmesinin durdurulması ve antibiyotiklerin gelecek nesillerde etkinliğinin sürdürülebilmesi için tek çare antibiyotiklerin akılcı kullanımıyla mümkün olacaktır” şeklinde konuştu.