Kayseri İl Milli Eğitim Müdürü Ayhan Teltik, Yükseköğretim Kurum Sınavları’nın (YKS) 2’inci oturumu olan Alan Yeterlilik Testi’nde (AYT) birincilik kazanan öğrencileri makamında ağırladı.
18 Temmuz’da açıklanan YKS sonuçlarında Kayseri’den 2 öğrenci şampiyon ve bir öğrenci de 2’inci oldu. Kayseri İl Milli Eğitim Müdürü Ayhan Teltik de dereceye giren öğrencileri makamında ağırlayarak bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında konuşan Kayseri İl Milli Eğitim Müdürü Ayhan Teltik, Kayseri’nin eğitim konusunda konuşulan bir şehir olacağını söyledi. Teltik, “Bugün YKS’de birinci olan arkadaşlarımızla beraberiz. Öğrencilerimizi bugün burada misafir etmek istedik. Bilindiği gibi 2 gün önce YKS sonuçları açıklandı. Kayserimiz için sevinçli, gurur dolu bir gün yaşadık. Özellikle 2 tane şampiyonumuz Kayseri’den çıktı. Bu tüm ülke çapında çok büyük bir başarıydı. O yüzden bu arkadaşlarımızı misafir etmeyi çok istedik. Hiçbir başarı tesadüf değildir. Bu 3 arkadaşımız bize bugün bu gururu yaşattılar. Ancak bu 3-5 günlük bir mesele değil. Anaokulundan gelip, lise sona kadar almış oldukları her türlü desteğin bir sonucu olarak bu başarıyı yakalamışlardır. Gençlerimize emek veren çocukluğundan başlayıp, lise son sınıfa kadar yetiştiren tüm öğretmenlerimizi kutluyoruz. Bu başarıda en büyük etkenlerden biriside ailelerdir. O stresi ailelerle birlikte yaşadılar. Onları da ayrı olarak kutluyoruz. Okul önemli, biz hiçbir okulumuzu özel ya da devlet okulu diye ayırt etmedik. Görüldüğü üzere hem devlet okulumuzdan hem de özel okullarımızdan birinciler çıkardık. Bu Kayseri’nin büyük bir başarısı, Kayseri bundan sonra eğitimde konuşulan bir şehir olacak. Sadece bu şampiyonlarımızın dışında AYT’de 80’de 80 soru yapmış çok öğrencimiz var. TYT’de birkaç soru yapamadığı için dereceye giremeyen çocuklarımız var. Kayseri’de eğitim alanında bir uyanış var. Bunun uzun yılların çalışması olduğuna inanıyorum. Bundan sonra YKS sürecimiz bitmiş durumda bundan sonra tercih sürecimiz başlıyor. Tercih sürecinde de çok dikkatli olmaları gerekiyor. Tüm okullarımızda yöneticilerimiz, rehber öğretmenlerimiz ve Rehberli Araştırma Merkezimizdeki uzmanlarımız tercih danışmanlığı yapmak için hazır vaziyette bekliyorlar. Sınav sonucu kadar tercih sürecinin de iyi değerlendirilmesi de çok önemli” ifadelerini kullandı.
AYT sayısal puan birincisi Bahadır Selim Bakla, sınav sürecinde öğretmenlerinin ve ailesinin kendisine çok destekte bulunduklarını söyleyerek, “Uzun bir maratonun sonucunda bu derecelere eriştik. Ben 9-10-11 ve 12’inci sınıflarda düzenli olarak çalışmayı ve artırarak çalışmayı tercih eden bir öğrenciydim. 9’uncu sınıfta günde 1 buçuk saat çalışmayla başladım. 10’uncu sınıfta 2 saat oldu. 11’de artık maraton sıklaşmaya başladı. Öğretmenlerimizde bizi hazırlamaya devam ediyordu. 12’inci sınıfta da çalışmaya devam ettik. Sürekli sınavlara girdik. Ben bu süreçte en çok önem verdiğim şeylerde biri kendime değer vermem oldu. Çünkü ben haftada mutlaka 1 gün spor yapmayı tercih ettim. Eğer hava müsaitse ulaşımımı bisikletle sağladım. Toplu taşımaya binip, olabildiğince topluluğa girdim. 7/24 kütüphanemizi kullandım. Yani olabildiğince sosyal olmaya çalıştım. Ben kendimi keşfetmeye başladıkça sayısal zekamın olduğunu ve fizik, matematik gibi dersleri sevdiğimi fark ettikçe dedim ki ‘Ben mühendisliğe daha yatkın bir yapıya sahibim’ öyle olunca bizim fikirler değişti. Ben bilgisayar ya da elektrik elektronik mühendisliği düşünüyorum” diye konuştu.
AYT sözel puan birincisi Yusuf Erdoğan ise kendisinin mevcutta Tıp fakültesinde okuduğunu sınava kendisini denemek için girdiğini belirterek,” Ben geçen yıl sayısalda derece yaparak Hacettepe Üniversitesi Tıp Bölümüne yerleştim. Fakat bu sene de sözel bölümde kendimi denemek istedim. Çünkü sosyal bilimleri, felsefeyi seviyordum. Bunları ders olarak görmüyordum. Edebiyat falan çalışırken, estetik zevk almaya çalışıyordum. Yani bunu asla bir ders olarak görmedim. Tarih çalışırken, kendime farklı dersler çıkardım. Ben öğrenim hayatımın her kademesinde çalışkan bir öğrenciydim. Çalışırken de kendinize kesinlikle güvenin. Ben Hacettepe Üniversitesi İngilizce Tıp bölümünde devam etmek istiyorum. Büyük ihtimalle tercih vermeyeceğim. Kendimi denemek için girdim. İyi bir hekim olmayı hedefliyorum” ifadelerini kullandı.
AYT eşit ağrılık puan birincisi Yusuf Selim Torun da, “Güzel bir derece geldi. İyi çalıştım. Bu sınav çalışmaktan ziyade bence stres yönetiminde biten bir sınav. Sınav sabahı gibi bir koşulla karşıyayız ve ben sınav sabahı arabamızın lastiğinin patlaması gibi bir durumla karşılaştım. Ne yapacağımızı bilemediğimiz bir 15 dakika geçirdik. Sınava herkes çalışıyor. Stres yönetimini halletmek için de yapılması gereken, Türkiye geneli sınavlara girmek ve kendilerini rahatlatacak etkinliklere katılmak. Ben hukuk bölümünü düşünüyorum “dedi.