Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Kabil Havaalanındaki yoğunluk ve gerginliğe rağmen tahliyelerin kısa sürede uçuş emniyetinden taviz verilmeden başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesinin Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücünü ve hava kuvvetlerinin geldiği seviyeyi bir kez daha ortaya koyduğunu söyleyerek, “Biz bu faaliyetleri yaparken komşularımızın egemenliğine, hak ve hukukuna, sınırlarına son derece saygılıyız. Bizim tek amacımız halkımızın, ülkemizin güvenliğidir ve bunun için gayret gösteriyoruz” dedi.
Afganistan tahliyesini başarıyla yerine getiren uçuş ekipleri için 12. Hava Ulaştırma Ana Üs Komutanlığı’nda karşılama töreni düzenledi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törene Milli Savunma Bakanı Akar’ın yanı sıra Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz de katıldı.
Törende konuşan Akar, küresel ve bölgesel düzeyde risk ve tehditlerin arttığı hassas bir dönemden geçildiğini belirterek, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin uluslararası ilişkilerde özne haline geldi ve etki, ilgi alanını her geçen gün genişletti. Ülkemiz tüm gelişmeleri yakından takip etmekte kendi inisiyatiflerini hayata geçirmek suretiyle her türlü tedbiri almaktadır” diye konuştu.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin ülkesinin ve halkının güvenliği için başta FETÖ, PKK/YPG ve DEAŞ gibi terör örgütleri olmak üzere Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyinde, Kıbrıs dahil mavi vatanda her türlü risk, tehdit ve tehlikeye karşı yurt içinde ve sınır ötesinde azim ve kararlılıkla mücadele ettiğini belirten Akar, Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı ve yoğun mücadelesinin verildiğini vurguladı. Akar, şunları söyledi:
“Biz bu faaliyetleri yaparken komşularımızın egemenliğine, hak ve hukukuna, sınırlarına son derece saygılıyız. Bizim tek amacımız halkımızın, ülkemizin güvenliğidir ve bunun için gayret gösteriyoruz. Bununla birlikte hakkımızı ve hukukumuzu savunmak için çalışıyoruz. Ege’de, Doğu Akdeniz’de ve Kıbrıs’ta da bu konuda önemli gayretler sarf ettik, sarf etmeye devam ediyoruz. Biz Yunan komşularımızla dost olmak istiyoruz. Onlarla uluslararası hukuk çerçevesinde, diyalog içinde, sorunlarımıza siyasal çözümler bulmak suretiyle ilişkilerimizi olumlu yönde geliştirmek istiyoruz. İçinde bulunduğumuz bu coğrafyanın zenginliklerinden iki tarafın vatandaşlarının en iyi şekilde yararlanmasını arzu ediyoruz. Fakat bununla birlikte hiçbir şekilde ülkemizin, milletimizin ve Kıbrıslı kardeşlerimizin hak ve hukukunu çiğnetmeyeceğimizi, herhangi bir oldubittiye izin vermeyeceğini de herkesin bilmesi lazım. Bizim Kıbrıs’ta eşit, bağımsız egemen iki devletli çözüm konusundaki tezimizin herkes tarafından anlaşılmasını ve bunun bir an önce hayata geçirilmesi için katkı sağlamalarını bekliyoruz.”
Türkiye’nin Kıbrıs konusunda garantör devletler arasında yer aldığını hatırlatan Akar, “Diğer garantörler ne yapar onu kendileri bilir fakat biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak garantörlük sorumluluklarımızın, görevlerimizin bilincindeyiz. Bunları bugüne kadar yerine getirdik, bundan sonra yerine getirmeye devam edeceğiz. Uluslararası hukuktan doğan meşru haklarımızı kullandık, kullanmayı sürdüreceğiz. Oradaki Türk Silahlı Kuvvetleri unsurlarının da barış, oradaki vatandaşlarımızın rahat ve huzuru için gayret içinde olduğunun bilinmesi lazım. Hukuk içindeki gücümüzü, kuvvetimizi, haklarımızı, hukukumuzu da sonuna kadar korumaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“Personelimiz ve vatandaşlarımız 48 saatten az bir sürede Kabil’den tahliye edilmiştir”
TSK’nın NATO, BM, AB ve AGİT görevleri ile ikili ilişkiler kapsamında Azerbaycan’da, Libya’da, Katar’da, Somali’de, Bosna Hersek’te, Kosova’da ve daha birçok coğrafyada dünya ve bölge barışına katkı sağladığını, dost ve kardeş ülkelerin haklı davalarını desteklediğini aktaran Akar, “Afganistan Türk Görev Kuvveti, tarihi ve köklü kardeşlik bağlarımız bulunan Afganistan’da bugüne kadar NATO, BM kararlarına istinaden önemli görevler üstlenmiştir” dedi. Bu kapsamda yapılan görevleri de anlatan Akar, “TSK, 2002-2014 yılları arasında Uluslararası Güvenlik Destek Gücü (ISAF) bünyesinde Afganistan’da barış ve istikrarın sağlanması için gayret göstermiş, 2014’ten itibaren ise Kararlı Destek Misyonu kapsamında 6 yıldır Hamid Karzai uluslararası havalimanının güvenli bir şekilde işletilmesini sağlamıştır. Aynı zamanda Afgan kardeşlerimize eğitim, yardım, danışmanlık desteği de vermiştir. Bu görevler süresince TSK bünyesinde Afganistan’da 2002’den itibaren yaklaşık 20 bin silah ve mesai arkadaşımız görev yapmıştır. Ancak NATO’nun Afganistan’dan ayrılma kararı almasının ardından, beklenenden hızlı gelişen ve değişen şartlar Afganistan’daki misyonumuzu yeniden değerlendirmemizi gerekli kılmıştır. Bu süreçte hızlı ve etkin kararlar alınarak, Sayın Cumhurbaşkanımızın onay ve talimatlarıyla personelimiz ve vatandaşlarımız 48 saatten az bir sürede Kabil’den tahliye edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Diğer ülke vatandaşlarının tahliyesine de gerekli desteklerin sağlandığını belirten Akar, şöyle devam etti:
“Kabil Havaalanındaki yoğunluk ve gerginliğe rağmen tahliyelerin kısa sürede uçuş emniyetinden taviz verilmeden başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin gücünü ve Hava Kuvvetlerimizin geldiği seviyeyi bir kez daha ortaya koymuştur. Mehmetçik, bugüne kadar görev aldığı tüm coğrafyalarda olduğu gibi Afganistan’da da ecdadına, şanlı tarihine yaraşır şekilde, görevlerini başarıyla icra ederek, Afgan halkının gönlünü kazanarak ve dünya barışına hizmet etmenin gururuyla sağ salim ülkesine dönmüştür.”
Afganistan görevini başarıyla tamamlayan Mehmetçik için 4. Kolordu Komutanlığında karşılama töreni düzenlendiğini hatırlatan Akar, “Bugün de tahliyelerin sağlıklı ve süratli bir şekilde gerçekleştirilmesinde görev alan siz değerli personelimizle birlikte olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Afganistan’da bugüne kadar başarıyla görev yapan, ayrıca tahliyelerin planlanmasında ve icrasında görev alan tüm silah arkadaşlarımı, katkı sağlayan herkesi, özellikle şu anda aramızda bulunan uçuş ekibini, yer destek ve uçak bakım personelimizi kutluyorum. Her birinizin alınlarından öpüyorum” ifadelerini kullandı.
“Gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz”
Türkiye’nin göklerdeki gücü ve başarısının çelikleşmiş ifadesi, Hava Kuvvetleri Komutanlığının nitelikli personeli, sahip olduğu imkan ve kabiliyetleri ile milletin gurur kaynağı olmaya devam edeceğini aktaran Akar, “Bu görevi de layıkıyla yerine getiren Hava Kuvvetlerimizi, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliği, teşvik ve destekleriyle yüzde 80’lere yaklaşan yerli ve milli silah sistemlerimizle, A-400M uçaklarımızla, İHA-SİHA-TİHA’larımızla, akıllı mühimmatlarımızla her zaman desteklemeye ve Hava Kuvvetlerimizin gücüne güç katmaya devam edeceğiz. Tahliye süresince Türk Silahlı Kuvvetlerine destek olan yerel personele, başta ABD, İngiltere ve Almanya olmak üzere uçak tahsisi dâhil gerekli desteği sağlayan NATO müttefiklerimize ve samimi iş birliğinden dolayı kardeş Pakistan ve Tacikistan’a teşekkür ediyorum. Ayrıca Kabil’de birliğimizde görev yapan kahraman ve can gardaşımız Azerbaycan askerlerine, tahliye sürecinde başta Dışişleri ve İçişleri Bakanlığımız olmak üzere diğer bakanlık ve kurumlara da iş birliklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Türkiye olarak bundan sonra da bölgedeki gelişmeleri yakından takip etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.