Deprem Felaketi ve Eğitim Kararları

6 Şubat’ta Anadolu coğrafyasının gördüğü en büyük ve en kapsamlı yıkımına sebep olan zelzele yaşandı maalesef. Deprem, coğrafyamızın gerçeğidir. Her deprem bir sonraki depremin uyarıcısı olarak algılanmalı. Bu uyarılar ne derece karşılık bulmakta, bu konu aylarca tartışılacak.

Devlet Neredeydi?

Devlet denen aygıt, tüm vatandaşlarının yanında olmalıdır. “Devlet bu felakette sınıfta kaldı, ezildi.” diyen kim varsa değerlendirmeleri siyaset yapmak ve oy avcılığı yapmak olarak değerlendirilmeli.  Devlet nerede diyen tuzukurular, acaba küçük çıkarları adına yaptıkları büyük hataların depremle mücadeleye ne kadar zarar veriyor biliyorlar mı?

Bir de klavye kahramanları var milletin sırtında kambur olarak. Bir cenaze varsa orada düşmanlıklar bile dondurulur. Acı üzerinden siyaset yapılmaz. Devlet, ilk bir iki gün deprem bölgelerine ulaşmada tüm gayretlerine rağmen zorlanmış olabilir. Çünkü trafik kilitlendi, elektrik ve doğalgaz kesildi, afetlere müdahale edecek ekiplerin, polislerin, kamu çalışanların çoğu da deprem enkazı altında kaldılar. Komşu şehirlerden gelip organize olmak ve müdahalede bulunmak elbette zaman alır.

Fakat bu millet, acı üzerinden devleti değersizleştiren kişi ve kurumları unutmaz. Zira bu milletin vazgeçilmezi “Devlet”tir, “Vatan”dır.

Deprem Sonrası Eğitim Karaları

Deprem enkazı hala kaldırılmadı, Mucize haberleri gelmeye devam ediyor. Tüm Türkiye’de okullar 20 Şubat’a kadar tatil edildi. Zira Türkiye’nin her bölgesinde okulların pansiyonları ilk günden beri depremzedeleri misafir etmektedir.

Tüm okul idareleri, öğretmenler hem deprem bölgesinde hem de diğer şehirlerde depremzedelerin yardımına koşmuş durumda. Okulların tatil edilmesinin sebebi de eğitimcilerin AFAD içerinde yardım çalışmalarında bulunmaları ve pansiyonların misafirlerle dolu olmasıdır.

Üniversitelerin ikinci dönem uzaktan eğitime geçmesi KYK yurtlarının depremzedelere tahsis edilmiş olmasıdır. Bu durumu da oya tahvil etmek isteyen fırsat avcıları kararı eleştiriyor ve “Ne istediniz üniversite öğrencilerinden” diyorlar. Mesele üniversite öğrencilerini mağdur etmek değil elbette. Mesele, 13 milyon insanın etkilendiği deprem felaketinden etkilenen milyonların sokakta kalmamasıdır.

Bu açıklamalar vicdanları derinden yaralıyor.  Keşke daha yapıcı eleştiriler yapılsa. Üniversiteler açısından bazı bölümler yüz yüze eğitime geçebilir fakat bu durum hemen karar verilecek bir durum değil.

LGS, YKS Sınavları ve Konu Sınırlandırması

LGS soruları, 2023 yılında sadece 8. Sınıfın 1. Döneminden sorulacak.  Milyondan fazla öğrenci depremden doğrudan etkilendi. Yine YKS sınavında 12. Sınıfın ikinci dönemine ait konular sorulmayacak. Eğitime verilen ara ve öğrencilerin süreçten olumsuz etkilenmeleri dikkate alındığında yerinde bir karar.

Alına karar, öğrenciler için bir kolaylık olarak değerlendirilebilir. Zira matematik testinin önemli üç konusu türev, limit, integral konularından soru sorulmayacak.  Deprem hayatın gerçeği ve elbette sınavlar da hayatın gerçeği. Bu zor süreç iyi yönetilmeli ve öğrenciler, eğitimciler, veliler bir an önce depremin ortaya çıkardığı olumsuz psikolojiden kurtulmalı.

Deprem felaketinde asla kaybetmeyen ve asaletini tasdik ettiren taraf, millet olmuştur.