Acılarla yüzleşmek zorunda olduğumuzun farkında mıyız ? Acı ve matemden hep korktuk – korkarız da ! Farkında mısınız? Acılar – zorluklar öğretir hayatı bize ! İnsan hep acıyı susturmak istiyor ! Oysa o acının yaşanması beyne ve zihne bir şey öğretiyor . Onun dayanıklılığını mukavemetini artırıyor . Diyor ki , bak böyle bir şey oldu […]
Acılarla yüzleşmek zorunda olduğumuzun farkında mıyız ?
Acı ve matemden hep korktuk – korkarız da ! Farkında mısınız? Acılar – zorluklar öğretir hayatı bize ! İnsan hep acıyı susturmak istiyor !
Oysa o acının yaşanması beyne ve zihne bir şey öğretiyor . Onun dayanıklılığını mukavemetini artırıyor . Diyor ki , bak böyle bir şey oldu ama hala yaşam devam ediyor.
Yas dediğimiz şeyi biz hiç yaşamak istemeyiz ama o süreç bizim zihnimize dayanıklılık vesilesi olmak için var . Biz onu yaşayacağız – deneyimleyeceğiz – o acıyı çekeceğiz ki , bir demirin dövülüp kılıç haline gelmesi gibi keskin bir hal alabilelim !
Oysa biz bugün yaşamak istediğimiz ” ağrı kesici medeniyetinde ” hep dertsiz hep ağrısız olalım istiyoruz !
Böyle olunca ne oluyor elimize küçücük bir diken batsa tüm hayatımız allak – bullak oluyor !
Asıl itibarıyla zihinde geliştirilmesi gereken ağrıyı yaşayıp tanıma hali olmalıdır . Dolayısıyla acı ve matem ilaç gibidir !
Hayatın – dünyanın – yaşamın olmazsa olmazlarıdır ! Acıları yaşamayanlar hep eksik kalırlar ! Acı bilgidir evet bilgi ! Lütfen , acılardan korkmayın !
Bir hayatın içinde ; acı – gözyaşı – zorluklar – dram – mücadele – kayıplar – didinme – çırpınma – koşuşturma – çaresizlik olmadan o yaşam nasıl bir ömür olabilir ki !
Hayata karşı dimdik durabilmek için acıları tatmak ve tanımak gerekir …
Acıları yaşamadan – tatmadan – tanımadan – içinde yoğrulmadan nasıl mutlu olunabilir ki ?!
Devletler de insanlar da acı ile yüzleşmek ve yaşamak zorundadır !
Acılarla kendimizi kontrol etmeyi ve korkularımızın üzerine gitmeyi becerebiliriz ! Hep birlikte pırıl pırıl yarınlara ulaşabilmek ümidiyle …