BİR YİĞİT İNSAN

İnsan için ‘bileti kesilmiş ama hareket saati belli olmayan bir yolcudur’ derler. Öyle ya bu dünyada  hepimiz bir yolcuyuz.Aşık Veysel’in dediği gibi ‘Uzun ince bir yoldayım, Gidiyorum gündüz gece’.

Yollar var uçuruma götürür, yollar var ki hakka götürür.Bu dünyada hakka yönelenlere, hakkın yanında saf tutanlara, hakkı üstün kılanlara  selam olsun.

Evet,bir yiğit insan dedim. Anadolu’nun bağrında dünyaya gelmiş.Aslen Akkışla doğumlu olsa da Kayseri’de büyümüş gençliği bu kadim şehirde şekillenmiş.İmam hatip mezunu olup onurla bu  armayı göğsünde taşıyan M.Akif’in ‘Âsımın nesli’ dediği çizgide yürüyen çiçeği burnunda bir müdürümüz.Bu yiğit insan Yeşilhisar ilçe milli eğitim müdürü sayın  Mehmet BOZDAĞ idi.

Ben O’nu Ufka yolculuk,Siyer-i Nebi,Kudüs köşemiz çalışmalarına ön ayak olması,destek vermesi sayesinde tanıdım.

Ben O’nu başta bütün veliler olmak üzere tüm  STK’lara kapısını açık tutan, misafirini ayakta karşılayan, uğurlarken bile candan sarılan,  çayını, kahvesini dostlarından esirgemeyen hem cömert hem de babacan birisi olarak tanıdım.

Ben bu güzel insanı turnuvalarda bana rakip olmasıyla tanıdım.  Daha da mühimi gergin ve stresli  olduğumda bana zaman ayırarak müdüriyetin altındaki salonda masa tenisi oynayarak moral vermesiyle tanıdım.

Biz O’nu bir 15 Temmuz gecesi Yeşilhisar meydanlarında nöbet tutarken ve merhum şair Sezai Karakoç’un ‘Uzatma benim dünya sürgünümü’ şiirini gümbür gümbür okumasıyla tanıdık.

Kendileriyle ilgili bir hatıramı anlatmak isterim.Bir gün telefon açmıştım.Sayın müdürüm bir kitap  yayınlamayı düşünüyorum.Kitabımız Soru ve cevaplarla hazırlanmış Hz.Muhammed (s.a.v)in  hayatını anlatan Siyer-i Nebi hakkında olacak. Bu kitabın önsözünde  kıymetli düşünceleriniz benim için önem arz etmektedir.Rica etsem yazar mısınız?

Telefondan gelen ses/cevap:Hay hay! Tabi ki Aziz’im!Şeref duyarım.İşte beni onure eden tabiri caizse elimden tutup kaldıran  yiğit insan buydu.

Geçenlerde sosyal medyadan bir paylaşımınızı okudum.Aşık Mahsuni’nin ‘İşte gidiyorum zülfi siyahım,Önümüzde dağlar sıralansa da’ der gibiydiniz.

‘Faniyim fani olanı istemem’ dese de gönül; tevdi edilen görevi layıkıyla ifa etmek te bir marifettir.

Sizlerde bu görevi hakkıyla ifa edenlerdensiniz. Düşünseniz kimler geldi kimler geçti! Mezar taşları hep göçenlerden haber veriyor bizlere.Önemli olan şu gök kubbe  altında hoş seda bırakabilmek.Kim ne derse desin,ben bıraktığınıza inananlardanım.

Şairin dediği gibi ‘Elde sensin dilde sen,Gönüldesin baştasın’.

Çok değerli müdürümüz Mehmet BOZDOĞ’a; Allah’ı seven bir kalp,o yolda yürümeyi de severmiş diyor sevgi ve muhabbetlerimi iletiyorum.

Yeni eğitim öğretim yılınız hayırlı olsun hayırlara vesile olsun inşallah.