Daha önce Rusya’nın ve Eset’in Suriyeli çocukları acımasızca bombaladıklarını gördük. Bir tanesi ölürken; sizi Allah’a şikayet edeceğim. Diğeri; Allah’ım çok açım, cennette karnım doyacak şükürler olsun. Bir diğer kız çocuğu; resmimi çekmeyin, başım açık demişti. Aslında bu duaların ilk uyarısı gelmişti. Korana belası tüm dünyayı sarmış, ülkeler uçaklardan malzeme çalmıştı. Marketlerden tuvalet kağıdı için saç […]
Daha önce Rusya’nın ve Eset’in Suriyeli çocukları acımasızca bombaladıklarını gördük.
Bir tanesi ölürken; sizi Allah’a şikayet edeceğim.
Diğeri; Allah’ım çok açım, cennette karnım doyacak şükürler olsun.
Bir diğer kız çocuğu; resmimi çekmeyin, başım açık demişti.
Aslında bu duaların ilk uyarısı gelmişti. Korana belası tüm dünyayı sarmış, ülkeler uçaklardan malzeme çalmıştı. Marketlerden tuvalet kağıdı için saç baş yolan kadınları gördük. Gözümüzde büyüttüğümüz devlet yöneticilerinin çaresizce , gözlerinin faltaşı gibi büyüdüğüne şahit olduk.
Bu gün İsrail acımasızca bombalıyor; çocukları, kadınları, yaşlıları, gençleri…
“Müşrikler ancak pisliktir” ayeti ve
“Küfür tek millettir” şeklinde bildirilen peygamber Efendimiz’in hadislerinin (sözlerinin) hakikatini bir kez daha görmüş ve yaşamış olduk.
Şimdilik üç bine yakın çocuk şehit edildi. Hastanede yaralı, anne babaları yok, ameliyat olamıyorlar, kan revan içinde, aç susuz bağrışıyorlar.
Çocukların sözleri insanlığın ( varsa eğer) yüzüne bir tokat gibi çarpıyor, tükürüyor. İnsanlığın bittiği yere geleli epey zaman oldu.
Gazzeli çocukların genel olarak sözleri şöyle: Annem babam hamdolsun şehit oldular, onlar cennettedirler.
Neden Gazze’nin içine giremiyor Yahudiler? Girsinler bakalım , nasıl bir direniş görecekler!
Dünya neden bize sessiz kalıyor?
Ben de şehit olmak istiyorum.
En acısı da ” İsrail bizi öldürürken, müslümanlar nerede? Neden bize yardım etmiyorlar? Gittiğimiz yerde onlara hesaplaşacağız…
Bizler, aman çocuğum yorulmasın, üşümesin, istediği yemeği yesin, gençtir gezsin, eğlensin, morali bozulmasın , uyusun…
Sabah namazına kaldırmak istediğinde baba, veya anne! Uykum var uyuyacağım beni rahatsız etmeyin itirazı ile karşılaşıldığında genelde anneler; değme çocuğa uyusun, büyüyünce kılar itirazı ile karşılaşırsınız.
El bebek gül bebek büyütülen gençlerde dayanma gücü , sabır, metanet, mücadele gücü, vatan sevgisi, sorunları çözme, gerektiğinde vatanı için canını feda etme azim ve gayretini göremeyiz.
Çocuklara karşı aşırı korumacı tutum takınmak çok yanlıştır. Zorluklara alışmalı, mücadele ruhu kazandırmalı.
Vatan, millet, din, aile örf bilinci aşılanmalı, yaşantılarla örnek olunmalı.
Dünya tarihinin ne getireceği belli olmaz Allah korusun!
Çocuklarımız savaşlara, zorluklara, mücadeleye, haksızlıkla mücadele etmeye hazır olmalı, güçlü bir inanca ve ruh zenginliğine sahip olmalıdır.