İsrail’in 7 Ekim günü başlayan katliam ve soykırımınıN üzerinden bir aydan fazla zaman geçti. Bu süre zarfında özellikle Gazze Toprakları havadan, karadan, denizden devamlı bombalanıyor. Camiler, kiliseler, okullar, hastaneler, mahalleler, caddeler, köprüler, tarım alanları, ağaçlıklar yerle bir edildi. Gazze bir daha yaşanmasın diye eli kanlı katiller hiç ara vermeden bomba yağdırmaya devam ediyor. Dünyanın gözü […]
İsrail’in 7 Ekim günü başlayan katliam ve soykırımınıN üzerinden bir aydan fazla zaman geçti.
Bu süre zarfında özellikle Gazze Toprakları havadan, karadan, denizden devamlı bombalanıyor. Camiler, kiliseler, okullar, hastaneler, mahalleler, caddeler, köprüler, tarım alanları, ağaçlıklar yerle bir edildi. Gazze bir daha yaşanmasın diye eli kanlı katiller hiç ara vermeden bomba yağdırmaya devam ediyor. Dünyanın gözü önünde 2 milyondan fazla insan, çocuk, kadın, yaşlı engelli gözetmeksizin çoğu zaman fosfor bombası kullanılarak katlediliyor, ilaç yok, su yok, elektrik yok, doğal gaz yok, 2 milyon insan dünyanın gözü önünde ölüme terk edilmiş ecellerini Bekliyor.
Düşük yapan kadınlar, sokakta doğum yapan kadınlar, bir mezar bile nasip olmayıp yıkıntı altında kalan insanlar, Gazze’de tarihte eşi görülmemiş bir vahşet yaşanıyor. Bugüne kadar 5 binden fazlası çocuk, 4 binden fazlası kadın olmak üzere 13.000’den fazla Gazzeli İsrail bombaları altında can verdi, şehadete ulaştı.
Dünyanın gözü önünde bu katliamlar yaşanırken ruhları İsrail tarafından esir alınmış batı dünyasının idarecileri İsrail’in arkasında durarak daha çok Filistinli insanın kanının akması için uçak gemilerini, nükleer denizaltılarını bölgeye göndererek masum Filistin halkının yanında olanlara gözdağı verip tehditler savuruyor.
Batı dünyasının erdemini kaybetmemiş hakları ise Kanada’dan, Arjantin’e, ABD’den, Almanya İngiltere ve Hollanda‘ya kadar sokaklara inerek yaptıkları gösteri ve tepkilerle masum Filistin halkının yanında yer almaya devam ediyor.
Tüm bu katliamlar yaşanırken ne yazıkki dağınık İslam dünyasından İsrail’e durduracak devletler bazında sonuç alacı bir tepki gelemedi. Türkiye idarecilerinin yoğun diplomatik çabalarıda neyazıkki İslam ülkelerinin idarecileri, güçlerini birleştirerek İsrail’e karşı harekete geçip mazlumlarınferyatını ahını dindirmeye, katile dur demeye yetmedi.
Halbuki İslam toplumlarının ve devletlerinin elinde silah atmadan İsrail’i ve vazgeçmeyen destekçi katliamının suç ortağı batı ülkelerinin durduracak çok imkanları vardı. İslam dünyasının her gün batıya akan petrolü doğalgazının vanalarını sadece bir haftalığına kapatabilseydi ,her gün İslam dünyasının tükettiği Yahudi kökenli tüketim maddelerini topluca boykot başlatabilseydi, inanıyorum ki İsrail ilk günden itibaren saldırılarını durdurur, ölen ve acı çeken mazlumların ahı arzı titretmezdi.
Gazze’de yakınlarını İsrail vahşetinde kaybeden babanın şu feryadı beni can evimden vurdu, gözyaşlarıma hakim olamadım.“ahhh dünya bizi yalnız bıraktın” bu feryadı duyup da kulak asmayan insanın, İdarecinin, sivil toplum temsilcisinin, vicdanı kurumuş merhamet damarları yok olmuş demektir.
Ne diyordu merhum Akif
yahamiyyetsiz olaydım
ya param olsa idi
Ahh zalim İsrail’i durduracak mazlumları koruyacak gücümüz olsa idi