Sesini sessiz çığlıklara haykıran çocuk Yok mu senin kimin kimsen? Sesine kulak veren yardım eden? Dün gülücükler saçardın etrafına Ne oldu bu gün sana ey Filistinli çocuk? Milyonlar, milyarlar nerede? Hala uyanmadılar mı uykularından? Niçin duymazlar çığlıklarını? Neden tanımazlar atanı, vatanını? Sen ki daha çocuktun Büyüyecek adam olacaktın Hayaller kurardın sende ülken için Ne oldu […]
Sesini sessiz çığlıklara haykıran çocuk
Yok mu senin kimin kimsen?
Sesine kulak veren yardım eden?
Dün gülücükler saçardın etrafına
Ne oldu bu gün sana ey Filistinli çocuk?
Milyonlar, milyarlar nerede?
Hala uyanmadılar mı uykularından?
Niçin duymazlar çığlıklarını?
Neden tanımazlar atanı, vatanını?
Sen ki daha çocuktun
Büyüyecek adam olacaktın
Hayaller kurardın sende ülken için
Ne oldu kum doldurduğun oyuncaklara?
Neden ıslanmış salladığın mendiller?
Sen ey Filistinli çocuk!
Acında büyük davanda
Çünkü kaybettin tüm sevdiklerini
Şimdi yetim ve öksüzsün
Uzanacak el barınacak yuva
Aramaktasın kendine
Sana git diyemem
Git sığın diyemem camiye, okula
Sığınıver diyemem BM binasına
Diyemem çünkü her yer tarumar
Kahrolası uçaklar yine semalarda
Kan bürümüş gözlerini pilotların
Sen sığınacak yer ararken
O zalimlerse;
Vurulacak yeni hedeflerin peşinde
Ağlama ey Filistinli çocuk!
Sana yakışmaz ağlamak
Sen hakkı haykırmalısın
Biliyorum sen mazlumsun, mahzunsun
Ama bir gün gelecek
Müstekbirler tarumar olacak
Onlarda tanıyacak seni
Senin güzel ülkeni
Ey Filistinli çocuk!
Biliyorum ızdırabın büyük
Ama sabret diyor yüce yaradan
Zalimin zulmü varsa mazlumunda Allah’ı var
4 Şubat 2009 Kayseri de yazmışım bu şiiri. Aradan 14 yıl geçmiş. Ne deyişti
geçen süreçte derseniz? İşgalcilerin barbarlığı ve zulmü bir kor ateşi gibi
büyüdükçe büyüdü derim. Bakarsın keser döner sap döner bu ateş kendilerini
yakar.
Yakar mı sizce?
İzleyip göreceğiz.