Herkes gibi oda sıradan bir insan. Her ne kadar sıradan dedimse parmak izlerimizin farklılığı gibi onda da farklılıklar mevcuttu.O, bazı sıradışı hayatıyla bizlere kendini tanıttırdı. İnsanları anlamak bilmek de tanımaktan geçmiyor mu? Allah resulu (sav) ne buyurmuştu.Bir insanı tanımak için yolculuk yapabilirsiniz. Alış veriş yapabilirsiniz. Yemek yiyebilirsiniz.Sohbet edebilirsiniz.Tanımak, tanışmak için bundan daha güzel ne olabilir […]
Herkes gibi oda sıradan bir insan.
Her ne kadar sıradan dedimse parmak izlerimizin farklılığı gibi onda da farklılıklar mevcuttu.O, bazı sıradışı hayatıyla bizlere kendini tanıttırdı.
İnsanları anlamak bilmek de tanımaktan geçmiyor mu? Allah resulu (sav) ne buyurmuştu.Bir insanı tanımak için yolculuk yapabilirsiniz. Alış veriş yapabilirsiniz. Yemek yiyebilirsiniz.Sohbet edebilirsiniz.Tanımak, tanışmak için bundan daha güzel ne olabilir ki!
İbrahim Şahin abiyi/beyi ben şahsen bu çerçevede tanıdım.Kimi zaman AKABE tepesi denilen beş tepelerdeki gecekondusunda ev sohbetleri eder kimi zaman Sahabiye mahallesindeki Furkan yayın matbacılık ofisinde çalışır kimi zaman gönlü güzel insanlarla muhabbet ederdi.
Bu sayede esirgemediği bir bardak sıcak çayı içer, içirirdi. 90’lı yıllarda bizim kayınpederle aynı mahallede oturdukları için edindiğim intiba bu yönde.
İbrahim Şahin Kayseri’nin öz evladı.Kocasinan ilçesinin Hasancık mahallesinden.Kendisinin bir kanaat önderi,Sivil toplum kuruluşların gönüllü bir üyesi olduğunu söyleyebilirim. Muhafazakar müdedeyyin biri.
Şimdilerde dava mava kalmadı ama o dönemin dava erlerinden biriydi. Hem yazar,hem okur.
Matbası olması hasebiyle bir çok kitaplar çıkarmış şiirlerini okurlarıyla paylaşmıştır. İbrahim beyin islami duyarlılığı olan biriydi. Öyle ki hem kalemiyle bunların savunucusu olmuştur hem de yeri geldiğinde en ön saflara geçip varlığıyla bedel ödemiştir.
Dikkat ederseniz bedel ödemek dedim.Bundan kastım özellikle 90 ‘lı yıllarda müslüman kesimin yaşadığı ayrımcılığa tepki göstermesi ve ön saflarda yer almasının bedeliydi bu.Gerekçe hazırdı:TCK:312/ Toplantı ve gösteri kurallarına muhalefet.Halkı kin ve öfkeye sevk etmek, korku ve panik havası oluşturmaktı.Böyle bir kişi terörle yargılanıyordu.
O ne yapmıştı? Başta YÖK ve baş örtüsü zulmüne karşı çıkmış, safını belli etmişti. Sekiz yıllık kesintisiz eğitime hayır demişti. İHL’ler kapatılmasın demişti.İsrail’in Filistin zulmüne,Sırpların Bosnalı müslümanları katletmesine sessiz kalmayın demişti.
O ne yapmıştı? Düzenlenen hayır kermeslerinde ve bir çok etkinlikte öğrencilere, fakir fukaraya, mazlumlara maddi manevi alanda yardımcı olmuş rahmetli eşi Şerife hanımla hep destek vermişlerdi.
İbrahim Şahin’i ben aylık çıkardığı BERCESTE isimli dergiyle tanıdım.O yıllarda Bitlis Ahlat’a tayinim çıkmıştı.Abone olmuştum.Büyük zevkle okur,yenisinin çıkmasını beklerdim.
Aynı şekilde genç şair kardeşlerimizin derlemesiyle oluşan HİKMET ÇAĞLAYANLARI (1.2.3.4) serisi yaptığı çalışmalardan bir kaçı.
Ben İbrahim Şahin beyi 3-5 günlük misafir olarak tuttukları cezaevinden tanıdım.O’nun kovuş ağası olarak bilinen Sobacı Mustafa İke yaptığı münazara ve verdiği cevaplardan tanıdım.
Öyle ki söz uçar yazı kalır sözüne atfen günlük tutmuştu.Çıkınca da Hikmet çağlayanları kitabında o günlerin anısına paylaşmıştı.
Şimdilerde meslektaşım diyebilirim O Kayseri gündemde köşe yazarlığı yapıyor.Ben de Yenidoğan da.
İbrahim abi ailesine,müşterisine karşı oldukça naif biri.Öğle ki konuşurken telaffuz ettiği kelimeler bile birbirini incitmez.Bunun için radyo programları da yapardı.
Hülasa İbrahim Şahin beyin bu gün acı günü.Bu gün 46 yıllık hayat arkadaşı olan acıda, kıvançta, tasada beraber olduğu eşi Şerife hanımı kaybetti. Buradan üzüntümüzü belirtmek isterim.
Hak teâla rahmet eylesin.Mekanı cennet olsun.Parola belli.
İnna lillahi ve inna ileyhi râciun.Rabbim geride kalanlara sıratı müstakim üzere,sağlık ve afiyetle hayırlı ömürler nasip etsin.