Fabl denilen, hayvanları insan gibi düşündüren, konuşturan, eylem yaptırılan; böylece ibret ve öğüt verilmeye çalışılan hikayeler; La Fontaine masallarının ana konusudur. Günümüz teknolojilerinde, görsel ve sosyal medyada bizzat görerek şahit olduğumuz olaylar masallıktan çıkıyor, gerçeğe dönüşüyor. Sürünün liderliği için mücadele eden çatal boynuzlu iki erkek geyik saatlerce kavga ederler. Bir keresinde boynuzları birbirine geçmiş, kilitlenmiş […]
Fabl denilen, hayvanları insan gibi düşündüren, konuşturan, eylem yaptırılan; böylece ibret ve öğüt verilmeye çalışılan hikayeler; La Fontaine masallarının ana konusudur.
Günümüz teknolojilerinde, görsel ve sosyal medyada bizzat görerek şahit olduğumuz olaylar masallıktan çıkıyor, gerçeğe dönüşüyor.
Sürünün liderliği için mücadele eden çatal boynuzlu iki erkek geyik saatlerce kavga ederler.
Bir keresinde boynuzları birbirine geçmiş, kilitlenmiş vaziyette duruyorlar. Boynuzumu kurtarayım da uzaklaşayım düşüncesinden ziyade; rakibi hala nasıl yenerim derdine odaklanmış, dış dünyadan tamamen kopmuşlar.
Durumu fark eden leopar hemen saldırıya geçer, bir tanesini öldürür; hiç acele etmeden günlerce yemeye devam eder.
Nasıl olsa diğer geyik leşi tutuyor.
Zamanla çaresiz kalan diğer geyik sıranın kendisine gelmesini bekliyor, durumun farkında; ama yapacak bir şey yok; rakibin ölüsü bile bela oluyor başına .Bu arada daha zayıf olan başka bir geyik, fırsattan istifade, sürünün lideri oluveriyor.
Aman ha! Çok dikkatli olmalı, hırsa ve tamaha kapılmamalı, çevreye kulak asmalı, uyarılara dikkat edilmeli!
Hırsla, kinle, mücadele eden her iki tarafın da karlı çıkmayacağı kesin!
Normal yarış, rekabet, sükunet, suhulet en doğru sonuca götürecektir. Yıpranma az olacak!
Mazallah hem can, hem liderlik gider, acısı da büyük olur.