Hep söylerim hiçbir şey iyi veya kötü değildir, bunu düşüncelerimiz belirler. Bir tavuğa kendisi için tehlike arz eden hayvanların hangileri olduğunu sorsanız size iki farklı açıdan olayları değerlendirerek cevap verecektir ! Örneğin fil , zürafa , gergedan kendisi açısından hiçbir tehlike arz etmezken, köpek , tilki ve sansarın kendisi ile ilgili çok ciddi tehlikeler oluşturduğunu […]
Hep söylerim hiçbir şey iyi veya kötü değildir, bunu düşüncelerimiz belirler. Bir tavuğa kendisi için tehlike arz eden hayvanların hangileri olduğunu sorsanız size iki farklı açıdan olayları değerlendirerek cevap verecektir ! Örneğin fil , zürafa , gergedan kendisi açısından hiçbir tehlike arz etmezken, köpek , tilki ve sansarın kendisi ile ilgili çok ciddi tehlikeler oluşturduğunu belirtecektir. Dostum farkında mısın , aslında her şey senin dünya görüşün neyi nasıl algıladığın , hayat felsefenle ilgilidir ! Dolayısıyla neyi nasıl görmek isteme veya istememen de önemlidir ! Daha açık bir ifade biçimi ile ; sen neyi nasıl istiyorsan o senin açından öyledir – neyi nasıl görmek istiyorsan onu öyle görürsün ! Tecrübelerimiz bize şunu gösteriyor ki , her düşüncenin her algının her kelimenin her kavramı her olayın bir boşluğu vardır ! Diyelim ki siz otomobilinizle ciddi bir kaza geçirdiniz vücudunuz ve organlarınız zarar gördüler. Bu durum elbette sizin açınızdan son derece olumsuzluk arz eder , ancak sizin kaza geçirmeniz ve çok ciddi sıkıntılar yaşamanız hastane, ilaç sektörü, doktor , oto tamircisi – oto parçacısı için çok ciddi bir gelir kaynağıdır ! Açıkçası iyileşebilmek için ve otomobilinizi tamir ettirmek için çok ciddi miktarda para harcamak zorundasınız ! Siz fiziken, psikolojik ve maddi boyutlarda sıkıntılar yaşarken bu durum elbette hastane – ilaç sektörü – doktorlar ve oto tamircisi – yedek parçaları satanlar için çok ciddi bir kazanç kapısı olacaktır ! Dostum olayı bu boyutlardan görmeye başladığında anlayacağın gibi , hasta olmak dahi iki boyutlu bir kavramdır , bu durum seni huzursuz ve mutsuz ederken başka insanları ziyadesiyle mutlu edecektir ! İşte işin püf noktası buradasiz bakış açınızla kendinize göre var olan boşluğa hangi anlamda doldurursanız o boşluk o anlama gelir ! Dolayısıyla geniş bir perspektiften baktığımızda hissedeceğimiz gibi , kaza geçirmek kötü bir olay mıdır yoksa iyi bir gelişme veya olay mıdır diye değerlendirmek yerine , kaza geçirmek kendine göre bir anlam ifade etmiyor ancak ben bu olayı nasıl algılıyorsam görüyorsam değerlendiriyorsam o anlama o manaya geliyor demek daha mantıklı ve akla yatkın olur ! Sıkıntı, zorluk, açmaz dediğimiz duygu tamamen bizim bakış açımızla alakalıdır ! Hayatımız boyunca farklı durum ve şekillerde başbaşa kaldığımız her olay , her gelişme , her durumun bizim kendi bir benliğimizde ve kişiliğimizde bir ifade biçimi vardır ! Asıl itibarıyla neyi nasıl değerlendirdiğimiz yani olaylara bakış açamayız – algılarımız ve değerlendirmelerimiz olayların gidişatını gelişmesini ve sonucunu da doğal olarak değiştirecektir ! Şöyleki eğer negatif bir kişiliğe sahipsek ve her olayı kötü olarak algılıyor ve değerlendiriyorsak , gerçekten olumsuza odaklandığımız için olumsuz ve kötü olaylar başımıza gelir ! Daha önce defalarca yazdığım , konuştuğum ve ifade ettiğim gibi olayları nasıl görüp değerlendirdiğimiz – nasıl algıladığımız – bakış açımız – hayat felsefemiz bizi hasta eder yahut pozitif bir kişilik yapısıyla son derece olumlu ve güzel gelişmelerle hayatımız devam eder ! Dostum hayata olumlu veya olumsuz katkı yapan bizatihi bizim hayat felsefemiz , olaylara bakış açımız duygu ve düşüncelerimizdir ! Elbette zaman zaman çok sıkıntılı anlarımız , çok çaresiz kaldığımız içinden çıkmakta zorlandığımız olaylarla karşı karşıya kalacağımız da aşikardır ! Ancak bu durumda her yaşadığımızın olumsuzlukla sonlarınacağını iddia edemeyiz. Size anlatmak istediğim , tüm duygu davranış hissiyat ve hayat felsefenizin yaşamınıza ve geleceğinize yön vereceğinizi bilmenizi isterim ! Dostum hayatın içini , geleceğini başına gelecekleri sonuç olarak senin duygu ve düşüncelerin ve odaklandığın yerin belirleyeceği gerçeği her zaman geçerlidir … Ömer UZUNOĞLU saygılarımla