Hollandalı yardım ekipleri, depremin şiddetini ve yıkımını gördükten sonra meşhur ” Tanrı’yı bu kadar kızdıracak ne yaptınız?” demişlerdi. Öncelikle bizim itikadi inancımıza göre, ” kul kesbeder, Hak yazar” ilkesi vardır. Yani kul, insan sebep, taktir eden Allah’tır. İsteyen, yapan, yola giren insandır, yolunu açan Allah’tır. Allah’ın kitabında, insanların yapmaları veya yapmamaları gerekenler, sınırları, sorumlulukları hatırlatılmış, […]
Hollandalı yardım ekipleri, depremin şiddetini ve yıkımını gördükten sonra meşhur ” Tanrı’yı bu kadar kızdıracak ne yaptınız?” demişlerdi.
Öncelikle bizim itikadi inancımıza göre, ” kul kesbeder, Hak yazar” ilkesi vardır. Yani kul, insan sebep, taktir eden Allah’tır. İsteyen, yapan, yola giren insandır, yolunu açan Allah’tır.
Allah’ın kitabında, insanların yapmaları veya yapmamaları gerekenler, sınırları, sorumlulukları hatırlatılmış, emir ve yasaklar açıkça vurgulanmıştır.
Dünyada yaptıkları iyiliklerin veya kötülüklerin karşılığı hesap gününde muhakkak görülecektir.
Bir ayette,” Eğer Allah, yaptıkları yüzünden insanları (hemen) cezalandırsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı yaratık bırakmazdı. Fakat Allah, onları belirtilmiş bir süreye kadar erteliyor. Vakitleri gelince (gerekeni yapar). Kuşkusuz Allah, kullarını görmektedir.( Fatır süresi: 45).
Kitabımızda, İnsanların hakkını yiyen, zulüm yapan, öldüren ya da ölümüne sebep olan, fitne çıkaranlar uyarılmış, cezalarla tehdit edilmiştir.
Gecekonduyu apartmana çevirenler, kolonları kesenler, zemini gözardı edenler, malzemeden çalanlar, ruhsat ve izin verenler bu dünyada kanun önünde hesap vermelidirler.
Hesap gününde İlahi huzurda muhakkak hesap vereceklerdir.
Pekala, Hollandalı kurtarma ekibinin söylediği sözü, müslüman bir Türk vatandaşı, bir memur, din adamı ya da bir siyasetçi söylese gök kubbeyi başına yıkarlar.
İslâm dinine ve müslümanlara karşı görülmemiş bir baskı var.
Eskiden kamu gücüyle, devlet yöneticileri eliyle baskı ve şiddet uygulanırken; günümüzde basın-yayın, sanat çevresi, sivil kuruluşlar, yazar-çizerler ve muhalif partiler tarafından tam bir mahalle baskısı uygulanmaktadır, tehditler savrulmaktadır.
İnancımıza göre kainatın, düzenin sahibi Halikı zülcelal olan Allahu Teala’dır.
İstediğini yapma irade ve gücü O’na aittir. Mülk de, irade de , yetki de sadece O’na aittir.
Hesapları ahirete bırakmanın yanında, kendisine yapılan isyanlar, insanlara yapılan zulümler, haksızlıklar, iğrençlikler, fıtrata müdahaleler karşısında dünyada da ceza verebilir!
Bu, inananları ilgilendiren bir inançtır. İnanmayanların, inananlara baskı yapma hakkı yoktur.
Biz, her şeyi elinde bulunduran yüce yaratıcının dünyada ve ahirette bize iyilikler, güzellikler vermesi, afetlerinden koruması için dua ederiz. Dünyada vereceği ilahi cezadan da korkarız.
Yalvarır, yakarırız. Af dileriz . Siz dikleşmeye devam edin!