Madem ki müslümanız, o halde işlerimizi Allah’ın kitabına ve Resulü’nün uygulamalarına göre dizayn etmek durumundayız. Ayetlere baktığımızda bir müslümanın nasıl bir yol izlemesi, davranış sergilemesi hatırlatılmış, peygamber efendimiz de uygulamalı olarak tatbikata geçirmiştir. Mesela, güzel söz, tatlı dil, istişare, hüsn ü zan gibi konular sık sık vurgulanmıştır. Uhut harbinde savaşın yapılacağı yer, Bedir’de konaklanacak yer, […]
Madem ki müslümanız, o halde işlerimizi Allah’ın kitabına ve Resulü’nün uygulamalarına göre dizayn etmek durumundayız.
Ayetlere baktığımızda bir müslümanın nasıl bir yol izlemesi, davranış sergilemesi hatırlatılmış, peygamber efendimiz de uygulamalı olarak tatbikata geçirmiştir.
Mesela, güzel söz, tatlı dil, istişare, hüsn ü zan gibi konular sık sık vurgulanmıştır.
Uhut harbinde savaşın yapılacağı yer, Bedir’de konaklanacak yer, Hendek savaşında savaşın şekli , ayrıca değişik icraatlarda bir ayet, bir vahiy yoksa , sahabeler farklı görüşler söylemiş, Resûlullah kararını değiştirmiştir.
Yönetimde, en önemli kavram ” istişare”dir. Küçük bir ortaklıktan, aile içi yönetime; yerel yönetimden devlet yönetimine kadar istişare yani meşveret çok büyük önem arz ediyor.
Ben bilirim, güç bende, yetkimi paylaşmam gibi tavırlar ilk başta başarı gibi görülse de, sonucunda vahim hatalar ve yanlışlar getirecektir.
İstişare hem yöneticiyi güçlü yapar, hem alınacak kararlarda isabet etme başarısını büyük oranda artırır; hem de kendisine değer verildiğini, görüşünün kıymet arz ettiğini düşünen istişare heyeti özgür görüş ortaya koyar, yönetimle muhabbet köprüsü kurar.
Aksi taktirde, dikta, buyurgan, tepeden bakıcı, korkutucu bir yönetim şekli uygulanır ki; ilk başta susturulan bir kitleye uygulananlar başarı gibi algılanır; ama sonuçta bir yerden patlak verir, sürdürülemez, toplum geri kalır, huzur sağlanamaz.
Mesela, Uhut Harbi’nde, okçulara yerlerinizi terketmeyin emri verildiği halde terkettiler, bir kısmı savaştan kaçtı, bir kısmı savaşın kuruluş stratejisini değiştirdi. Nihayetinde çok sayıda şehit verildi, yaralılar oldu.
Tüm bunlara rağmen Allahu Teala onların bağışlanmasını, onlarla istişare etmesini Resulü’ne emretti.
İstişare bir yetki paylaşımı değildir. Aksine yetkinin kullanılmasına yardımcı, etkili ve başarıya götüren bir güçtür.
Yönetici ile halk arasında bir köprü ağı, bir güven, garanti mekanizmadır.
Atalarımız ” Ne kadar bilirsen bil, bir deliye danış” derken; istişarenin önemini vurgulamışlardır.
Bazen tıkanan, düğümlenen, çözülmesi imkansız gibi görülen bir meselede; ortaya atılan bir görüş imdadınıza yetişir.
İstişare heyeti, idarecilerin yükünü hafifletir, onlara daha geniş ve sağlıklı düşünme imkan ve zamanı sunarlar.
Nihayetinde istişare olmaz sa olmaz bir uygulamadır. Ortaya konacak ürün de çok kıymetlidir.
Kıymetini tadanlar bilir!