BİZE NE OLDU BÖYLE

Yayınlama: 13.11.2024
A+
A-

Son günlerde şahit olduğum iki olay beni çok etkiledi. Birine sevindim diğerine de üzüldüm.

Sevindiğim olay Hekim Hanenin Erciyes Üniversitesi Sabancı Kültür Merkezi’nde katıldığım programda konuşmacı hekimin sözleri idi.

Çocuk Cerrahi Uzmanı olan Opr. Dr. Taner Kamacı, yakın tarihte birkaç haftalığına İsrail soykırımının tüm acımasızlığı ile devam ettiği Gazze’de görev yapmış.

İşgalci İsrail rejiminin tüm acımasızlığı ile devam eden soykırımına şahitlik yapmış. Gazze halkının tüm olumsuz şartlara rağmen nasıl metanetle, sabırla hayata tutunup mücadele ettiğine de şahit olmuş.

Hekim Taner Kamacı başından geçen bir olayı şöyle anlatıyordu : Bir Gazzeli’ye sordum burada namaz kılma oranı nedir diye, bu soru üzerine Gazzeli garip garip yüzüme baktı ve şöyle dedi namazsızlık nasıl bir şey, namaz kılmayan Müslüman var mı diye cevap verdi. Anladığım kadarıyla dünyada namaz kılma oranı % 100 olan Müslüman toplum Gazze’nin Müslüman halkı imiş.

Hekim arkadaşımız 2 yaşından itibaren Gazze Müslümanlarının namazla haşır neşir olduğunu söylemesine hem çok sevindim hem de bu kadar olumsuzluklara rağmen Gazze halkının işgalci, soykırımcı İsrail rejimine karşı nasıl ayakta kaldığını da anlamış oldum.

Üzüldüğüm olaya gelince geçenlerde bir arkadaşım vefat eden bir yakınının cenazesine katılmak için şehir dışına çıkmıştı. Döndüğünü öğrenince taziye için aradım, hatırını sordum. Sonra vefat edenin dinle,diyanetle arasının nasıl olduğunu sordum. Cevabı şu oldu: Dinle,diyanetle arası iyi değildi.

Buradan şunu anladım vefat eden vatandaşımız belki kimliğinde Müslüman yazıyor ama namaz, oruç, haram, helal kavramları ile yakın irtibatı yok, hayatında bu kavramlara ve bu kavramlarla ilgili davranışlara yer yok, bu habere de oldukça üzüldüm.

Düşünün Gazze’deki namazı hayatının tamamına yerleştiren insanlarda Müslüman ve en olumsuz şartlarda namazından, niyazından taviz vermeden yaşıyor ve karşılığında ahiret sevabı umuyor, bekliyor.

Öte yanda her türlü imkana sahip Gazze’deki olumsuzluğun hiçbirini yaşamayan Müslüman kimlikli insanımızın da namazla niyazla tanışıklığı yok, haram helal kavramları ve bu kavramları öne alan bir hayat anlayışı kaygısı yok. Hatta ahiretteki akıbeti hakkında herhangi bir bilinç ve kaygısı da yok.

Yazık, çok yazık. Bize ne oldu da böyle olduk. Ne diyordu atalarımız “Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol.”

Ne edip etmeli kaybolan, kaybettiğimiz İslami ve insani değerlerimizi yeniden kuşanmalı, kuşanmalı ki gerçek alem olan ahiret alemi için hazırlık yapmalı, sonu hüsran olanlardan olmamalıyız.

Selam ve dua ile inşallah

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.