ENKAZ ALTINDA 6.000 CENAZE

Hamas’ın 7 Ekim’de başlattığı Aksa Tufanı harekatının üzerinden iki aya yakın bir zaman geçti

Gazze’yi ve tüm Filistin’i Müslümanlardan arındırmak için askeri ve diplomatik hazırlıklar yapan işgalci İsrail, Aksa Tufanı direnişinden sonra Filistin’de özellikle de Gazze’de büyük bir yıkım ve soykırım başlattı.

Gazze’ye karadan, denizden ve havadan yaptığı insanları yok etme amaçlı saldırılarda okullar, camiler, kiliseler, köprüler, yollar, bağlar,bahçeler dahil tabiatta canlı ve insan eliyle yapılan ne varsa yok edilmeye çalışıldı, çalışılıyor.

Gözü dönmüş insanlık ruhunu kaybedip canavarlaşmış İsrail başbakanı Netanyahu ve İsrail idarecileri desteklerini aldıkları canavarlıkta suç ortakları ABD, İngiltere, Kanada, Fransa, Almanya ve Hollanda gibi batılı yandaşlarından aldığı destek ve cesaretle Filistin’de görülmemiş bir vahşet, yıkım ve soykırım işlemeye devam ediyor.

İsrail terör, işgal ve soykırımında amaç Nil ırmağından Fırat ırmağına kadar olan alanda kendilerine vaat edildiklerine inandıkları Arz-ı Mev’ud topraklarına sahip olmaktır.

Bu sebeple de amaçları, engel olarak gördükleri tüm insanları ve devletleri zaman içinde acımadan yok etmek ve ortadan kaldırmaktır. Şu an için amaçlarına karşı çıkan Filistinli direnişçiler ve bunların başında da Hamas gelmektedir. Hamas’ı yok etmek onlara göre amaçları önündeki en yakın engeli kaldırmaktır. Hamas, Gazze ve Filistin’in diğer bölgelerinde dünyanın gözü önünde acımasızca devam eden yıkımın sonunda bölge halkının tamamı şu anda Mısır toprağı olan Sina Yarımadasına sürülürse İsrail Filistin’in tamamına hakim olacak ve rahatlayacaktır. Arzı Mevud’a ulaşma yolunda büyük bir engeli açmış olacaktır.

Eline kan bulaşmış İsrail terör örgütü 7 Ekim’den bu yana devam ettirdiği saldırılarda 6.000’den fazlası çocuk 4000’den fazlası kadın olmak üzere 15 binden fazla Filistinli Gazzeli hayatını kaybetti. 30 binden fazlasıda yaralandı.

Şu anda insani ara adında bir anlaşma ile esir takası ve insani yardımların Gazze’ye ulaşması için çatışmaları ara verildi. Bu arada İsrail zindanlarında bulunan 150 kadar Filistinli ve Hamas’ın elinde bulunan İsrail ve diğer ülke vatandaşları esir takası yapılıyor.

Kamuoyuna yansıyan görüntü ve bilgilere göre Hamas mücahitleri ellerinde bulundurdukları İsrail ve diğer ülke vatandaşlarına örnek bir misafirperverlik yapmışlar ve bu yönleri ile dünyaya güzel bir insanlık dersi verdiler. Hamas’ın elinden İsrail’e dönen bir kadının Hamas’ın misafirperverliğini övmesi ve küçük kızıma kraliçe muamelesi yaptılar deyip teşekkür etmesi çok manidar ve ibret alacak bir ifadedir.

Madalyonun bir başka yönü de çatışmalar ve bombardımanlarda hayatını kaybeden Gazzeliler eğer cenazelerine ulaşılmışsa toplu mezarlara defnediliyorlar. Harabeye dönen Gazze’nin yıkıntıları arasında ise ne yazık ki tahminlere göre 6000 cesedin bulunduğudur ve görgü tanıkları yıkıntıların koku içinde olduğunu ve salgın hastalık riskinin başladığı yönündedir.

Ne edip edip insani diploması ayağa kalkmalı bir an önce kalıcı ateşkes sağlamalı, cesetler enkazlardan çıkarılıp defnedilmeli. Beklenen büyük salgınların önüne geçilmeli, insani yardımlar Gazze’ye, Filistin’e ulaşmalıdır.

Yoksa gözü dönmüş işgalci İsrail teröristleri dünyayı insanlığa mezar edecek onların deyimi ile tanrıyı kıyamete zorlamaya devam edecektir.

Selam ve dua ile