Dün akşam Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da oynanması beklenilen Süper kupa final maçı vardı. Karşılaşma iki güzide Türk takımı Galatasaray ve Fenerbahçe arasında oynanacaktı. Ancak Final maçı oynanmadan fiyaskoyla sonuçlandı. Hatanın Türkiye futbol federasyonundan mı, Suudi federasyonundan mı kaynaklandığı tartışıla dursun oynanmayan bu final maçı farklı soruları da gündeme getirmiş durumda. Suudi Arabistan’la olan ilişkilerimiz inişli […]
Dün akşam Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da oynanması beklenilen Süper kupa final maçı vardı.
Karşılaşma iki güzide Türk takımı Galatasaray ve Fenerbahçe arasında oynanacaktı. Ancak Final maçı oynanmadan fiyaskoyla sonuçlandı. Hatanın Türkiye futbol federasyonundan mı, Suudi federasyonundan mı kaynaklandığı tartışıla dursun oynanmayan bu final maçı farklı soruları da gündeme getirmiş durumda.
Suudi Arabistan’la olan ilişkilerimiz inişli çıkışlı bir seyir izlerken en son Cemal Kaşıkçı cinayetiyle yeniden gerilmişti. 2018’den sonra bir hayli gerilen siyesi hava daha yeni yeni normalleşmeye başlamıştı derken dün akşam oynan(a)mayan futbol nedeniyle yeniden gerildi.
Krize dönüşen bu işin sorumlusu kimdi? Bu iş kime yaradı?
Kime en çok zararı dokunur?
TFF başkanı başta olmak üzere hakemleri yumruklayan kulüp başkanları istifa edecek mi?
Kusur, kabahat kulüp başkanlarında mı, Arabistan yönetiminde mi? Şimdilik muamma. Ama er ya da geç ortaya çıkacaktır.
Bilinmesi gereken bir konuda süper kupa maçlarının daha önceleri Almanya Katar gibi farklı ülkelerde oynanmış olması.
Arabistan’da bizden farklı bir mezhep anlayışı var. Vahabi mezhebi.Yönetim zaten statlarda bayrak,flama,pankart, açılmasını içki sokulmasını, izinsiz gösteri yapılmasını yasaklamış durumda. Hatta bayanların araba sürmesini bile yasaklamış. Türbe ve mezar yapımı da aynı şekilde yasak.
Biz konumuza dönelim. Nasıl olurda Türkiye futbol federasyonu bunu öngöremez. Açıkça söylemeleri gerekmez miydi. Kamu oyuna taraftarlara izahat yapmaları gerekmez miydi? Sorun ne? Problemin kaynağı ne?
Açıklanan bildiride birde stad yöneticilerine teşekkür edilmiş. Eyvallah.Tamam da, sorun hâlâ muamma. Gözlerine batan Türk bayrağı mı sorun oldu? Coşkuyla söylenen İstiklal marşımız mı?
Cumhuriyetimizin 100 yılında yeni Türk devletinin kurucusu ve 1.Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anmak yahut onun tişörtlerini giymek mi suç oldu?
Diğer bir soru şu. Acaba iki ülke arasındaki düzelen bu siyasi atmosferi üçüncü bir el mi kaosa sürüklemek istiyor. Hepsi yanıtını bekleyen ve TFF tarafından izahata muhtaç sorular.
Bana göre yazık oldu. 100.yıla yakışmadı. Düşününüz her yıl süper kupayı kaldıranlar bu anlamlı yılda kaldır(a)mamış olacak. Ne acı!
Napolyon’a atfedilen” para, para,para” sözü gerçekleşmiş oldu. Zaten futbol başlı başına para sektörü ve paraya kurban edildi. Kayseri de Sivas’ta Erzurum’da İzmir’de Konya’da oynanabilirdi. Taraftarın ve kamuoyunun sesine kulak verilebilirdi.
Netice olarak, Türk futbolu ne yazık ki saha olayları hakem dövmeleri ve süper kupa krizi gibi nedenlerle dünya basınında gündem olmaya devam ediyor, edecek gibi de görünüyor.