Denge arıyor insan. Ama hayatın her alanında. Her ülkede. Her bölgede. Her kıtada. Denge arıyor insan. Kuran-ı Kerim denge kitabıdır. Huzur arıyor insan. Ama hayatın her alanında. Her ülkede. Her bölgede. Her kıtada. Kuran-ı Kerim huzur kitabıdır. Adalet arıyor insan. Ama hayatın her alanında. Her ülkede. Her bölgede. Her kıtada. Kuran-ı Kerim adalet kitabıdır. Merhamet […]
Denge arıyor insan. Ama hayatın her alanında. Her ülkede. Her bölgede. Her kıtada. Denge arıyor insan. Kuran-ı Kerim denge kitabıdır. Huzur arıyor insan. Ama hayatın her alanında. Her ülkede. Her bölgede. Her kıtada. Kuran-ı Kerim huzur kitabıdır. Adalet arıyor insan. Ama hayatın her alanında. Her ülkede. Her bölgede. Her kıtada. Kuran-ı Kerim adalet kitabıdır. Merhamet arıyor insan. Ama hayatın her alanında. Her ülkede. Her kıtada. Merhamet arıyor insan. Kuran-ı Kerim merhamet kitabıdır.
Ama Kuran-ı Kerim sadece raflarda bulunarak dengeyi sağlayamaz. Yalnızca vitrinleri süsleyerek huzur veremez. Kütüphanelerde yer alarak adaleti egemen kılamaz. Camilerin demirbaşı olarak merhameti kuşanamaz. Kuran-ı Kerim sosyal hayatın içerisinde rol alıp ete kemiğe büründüğü zaman; denge, adalet, huzur ve merhamet sunacaktır.
Kutsal kitabımızın bu rolü üstlenmesi okullarda etkin ve aktif bir şekilde yer almasıyla mümkün olacaktır. Bir sığıntı ders ve kitap olarak değil; başat bir kitap ve ders olarak yer almalıdır. Aldırılmalıdır. Varlığın dengesi olan Allah’ın kitabı bir sığıntı ya da istenmeyen bir kitap/ders pozisyonun da olabilir mi? Çoğunluğun hayır olamaz dediğini duyuyorum. Ama gerçekle yüzleşelim. Okullarda seçmeli bir boyuta indirilen bir kitap sığıntı görünümünde değil de nedir? Ötelenen ve ötekileştirilen bir ders değil de nedir? Türkçe dersi neden seçmeli değil? Hatta İngilizce dersi neden seçmeli değil? Hadi Anayasa gereği ülkemizin resmi dili Türkçedir. Ulus devlet olmanın sonucudur; Türkçe. Peki! Ya İngilizce! Bu ülkede kaç tane İngiliz var.
Türkçe neden seçmeli değil diye bir soru çok anlamsız ve saçma olacaktır. Sanırım bunda herkes hem fikir.
Öyleyse okullarda neden Kuran-ı Kerim seçmeli bir ders. Bu ülkenin %99 Müslüman değil mi? Müslüman.Varlığın denge unsuru olan Kuran-ı Kerim, okullarda seçmeli yani dilekçe verilerek okunmak istenen bir ders olmaktan çıkarılmalıdır. Asli ders olmalıdır. Ancak ben inancım gereği bu dersi almak istemiyorum diyen öğrenciler; seçmeli tercih dilekçesi vererek belirtmelidir.
Ancak Kuran derslerine girecek öğretmenler din psikolojisi formasyonunu almış, inançla bezenmiş kimseler olmalıdır.
Okullar açılıyor. Başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere; tüm bakanlar ve milletvekilleri Kuran-ı Kerim’in başat bir ders olması noktasında harekete geçmelidir. Diyanet İşleri Başkanlığı tecrübesini Milli Eğitimle paylaşmalıdır. Sivil Toplum Örgütleri yardımcı olmalıdır.
Milli Eğitim Bakanlığına çağrımızdır:Yasal düzenlemeler yapılmalı ve bir an önce İl Milli Eğitim Müdürlükleri üzerine düşeni yapmalıdır. Kuran-Kerim başat ders olmalıdır.
Bu dersi almak isteyenler değil de; almak istemeyenler talepte bulunmalıdır.
Kuran; Denge; Adalet; Huzur ve Merhamet kitabıdır. Varlık nedenidir.