Bir kaç gün önce sabahın serininde bir sela sesiyle uyanmıştım.Herkesin yaptığı gibi bende uyanır uyanmaz o mâlum icada /telefona sarıldım.Hemen gelen mesajlara baktım.Bu gelen mesaj vefat haberiydi.Önce bir anlam veremedim daha dün aramızdaydı, yeni emekli olmuştu, dedim. Sarsıldım,üzüldüm. Hayat her an sürprizlere gebeydi. Dua ettim,rahmet diledim. Kalan ömrümüzün geçen ömrümüzden hayırlı olması için de temennide […]
Bir kaç gün önce sabahın serininde bir sela sesiyle uyanmıştım.Herkesin yaptığı gibi bende uyanır uyanmaz o mâlum icada /telefona sarıldım.Hemen gelen mesajlara baktım.Bu gelen mesaj vefat haberiydi.Önce bir anlam veremedim daha dün aramızdaydı, yeni emekli olmuştu, dedim.
Sarsıldım,üzüldüm. Hayat her an sürprizlere gebeydi. Dua ettim,rahmet diledim. Kalan ömrümüzün geçen ömrümüzden hayırlı olması için de temennide bulundum.
Vefat eden kıymetli hocamız Yusuf İNCE idi. Bu güzel insan maalesef kalp krizi sonucu hayatını kaybetmişti.Yeşilhisar’da bir çok camide görev yapmış sevilen simalardandı. Cenazesi de sevenleriyle dolup taşmıştı.O rahmanı rahime kavuştu. O’nun güzel bir mümin olduğuna şahitlik ediyoruz.Bizimle beraber melekler de…
Ancak görev yaptığı sürede ne zorluklar çekti çoğumuz bilemeyiz.O’nun görevi; okumak, okutmak, eğitmek ve dinin emir ve yasaklarını anlatmaktı. Bazen güldü geçti,bazen güldürüp geçti.İyilikleri heybenin bir gözüne kötü ve çirkinlikleri heybenin diğer gözüne atarak…
Kolay olmadı emekli olması.Kuzey camisine giderken poyrazla,Köşk camisine çıkarken daralan
nefesiyle mücadele etti. Latife yapmayı severmiş. Bir keresinde zammı sureyi okuyacağı sırada elemtera deyip arkasını bir türlü getirememiş. Saf tutan cemaat; keyfe feale rabbüke biasha bil fil demiş.Zora ki fil suresini okumuş. Namaz sonrası ben sizin elemterenizi okumayacaktım,benim elemtera başkaydı diyerek Ali İmran suresi 24.ayeti / Elemtera ilellezine ütu nasiben….’i kastetmiş.
Mücadelesinde O’nu en çok yoran,en çok üzense cahilce davranan inat ve aksi insanlar olmuş.Otuz-otuzbeş yıl görev yapınca haliyle her şeyle karşılaşıyor insan. O’nu asıl üzense bir çok meslektaşımızın karşılaşabileceği yalan haberler, iftiralar,karalamalar,onur kırıcı sözler din adamlarına ve İslam’a karşı yanlış algılar/saldırılar olmuş.Kabül edemeyeceği aspargas haberlere kulak tıkayarak yoluna devam etmiş. Her çirkin söz sahibine aittir deyip kimi zaman susmayı kimi zaman uzlete çekilmeyi tercih etmiş.Çünkü uzlette insanlardan ırak,Allah’a yakınlık vardır.
Cenabı hak Yasin suresinde: Felâ yehzünke gavlühüm inna ne’alemu mâ yüsirrune ve mâ yü’linun /Ya Muhammed (s.a.v) :Onların söyledikleri seni üzmesin. Muhakkak ki biz onların gizli söylediklerini de açıktan yaptıklarını da biliyoruz.Rahmetli hocamız bu ayetin sırrına mazhar olmuş gerisini de hoş görmüş birisi.
Her insan gibi O’nun da emekli olduktan sonra hayalleri vardı.Öğle ki emekli olduktan sonra bir bağ evim olsun istemişti.Yaptı da.Ama oturmak nasip olmadı. Oğlumu evereyim toyunu göreyim dedi. Nişan yaptı ama sonrasını göremedi. İnsanın kaderinde ne varsa nasibine de o düşermiş…
Şair dediği gibi;
Neylersin ölüm herkesin başına
Uyudun uyanamadın olacak
Kim bilir nerede,nasıl,kaç yaşında?
Bir namazlık saltanatın olacak
Taht misali o musalla taşında
(Cahit Sıtkı Tarancı )
İşte böyle dostlarım! Hayat dediğimiz şey uyudun uyanamadın olacak….Madem ki hepimiz faniyiz o halde güzelliklerimi çoğaltalım birbirimize sevgi ve ülfetle yaklaşım.Hepimiz şu dünyadan göçerken anlamlı ve topluma faydalı izler bırakalım.
Rabbim kalanlarımıza hayırlı ömürler güzel ameller işlemeyi nasip eylesin. Bu vesile ile tekrar YUSUF İNCE hocamıza Allah’tan rahmet, yakınlarına ve sevenlerine baş sağlığı diliyorum.