YAŞLANAN NÜFUSUMUZ VE YALNIZ HANELER

Türkiye İstatistik Kurumu ülkemizin toplam nüfusu, nüfus artış hızımızdaki düşüş, 65 yaş üzeri nüfusumuz ve tek kişilik hane sayımız, illerimizin nüfusu dahil konuyla ilgili birçok bilgileri kamuoyuna açıkladı. Verilen bilgilere göre ülkemizin toplam nüfusu 85 milyonu aşmış durumda. En kalabalık şehrimiz olan İstanbul’un nüfusu ise 15 milyonu aşmış durumda. Yani ülkemizde yaşayan her 6 kişiden […]

Yayınlama: 16.02.2024
A+
A-

Türkiye İstatistik Kurumu ülkemizin toplam nüfusu, nüfus artış hızımızdaki düşüş, 65 yaş üzeri nüfusumuz ve tek kişilik hane sayımız, illerimizin nüfusu dahil konuyla ilgili birçok bilgileri kamuoyuna açıkladı.

Verilen bilgilere göre ülkemizin toplam nüfusu 85 milyonu aşmış durumda. En kalabalık şehrimiz olan İstanbul’un nüfusu ise 15 milyonu aşmış durumda. Yani ülkemizde yaşayan her 6 kişiden biri İstanbul’da yaşıyor. 65 yaş üstü nüfusumuz da hızla artmış olup 9 milyona yaklaşmış durumda. Yani ülke nüfusumuzun %10’u 65 yaş üstü olup yaşlı nüfus durumuna gelmiş bulunuyor.

Nüfus artış hızımız ise hızla azalmakta olup binde 6’lar civarına gerilemiş bulunuyor. Şehirlerde yaşayan insanlarımızın sayısı %93’lere ulaşmış iken kırsalda yaşayan insanlarımızın sayısı %6’lar civarına inmiş bulunuyor. Ülkemizde tek kişilik hane sayımız 5 milyon 200 bini bulmuş durumda. Ayrıca son veriler evlenme yaşının hızla yükseldiği, evlenen sayısının hızla azaldığı ve boşanma sayısının da hızla yükseldiği yönünde.

Bu rakamlara baktığımızda ülkemizin geleceği için hızla yeni plan ve programlar ve yeni tedbirler almak durumunda olduğumuz ortaya çıkmış bulunuyor.

Bir yandan ne edip etmeli evlilik ve aile olmayı,çoluk çocuk sahibi bireyler olmayı teşvik edici tedbirler almalı diğer yandan yaşlanan nüfusu topluma ve insanlığa katma değer üretir insanlar halinde tutmak için plan ve programlar yapmalı, yaşı ilerleyen insanlarımızı kimsesiz, hayattan beklentisi kalmamış sahipsiz halde bırakmamanın yollarını bulmalıyız. Yani evlilik yoluyla nüfusumuzu geleceğin inşa gücünü tazelerken ileri yaşa gelenleri de verimli, sahipli ve ülke için, insanlık için katma değer üretir halde tutmanın yollarını da bulmalıyız.

5 milyon 200 binlik tek hanelik nüfusumuzun belli ki bir bölümü eşi vefat etmiş çocuklardan ayrı yaşayan kadın ve erkeklerden oluşuyor; ama ne yazık ki önemli bir kısmı da ailelerinden ayrı tek başına yaşayan genç erkek ve kadınlardan oluşuyor. Mutlaka eşi vefat etmiş erkek ve kadınların da talep etmeleri durumunda aile kurmalarını teşvik edici plan ve projeler ortaya koymalı bu insanları yalnızlıktan kurtarmanın, aile ortamına kavuşturmanın yolu bulunmalıdır. Aynı durum evlenememiş yalnız yaşayan kadın ve erkeklerimiz için de düşünülmelidir.

Eğer ülke ve millet olarak ayakta kalmak, ülkemizin geleceğini kendi insanımızla inşa etmek istiyorsak mutlaka bir yandan huzurlu bir aile ortamı ile nüfusumuzu genç ve nitelikli hale getirmeli, diğer yandan yaşlanan nüfusu katma değer üreten, nitelikli halde tutmanın yollarına bakmalıyız. Eğer bunu başaramaz isek ülkemiz 1960’ların Batı Avrupa ülkeleri gibi ülkeye gelen yabancı uyruklu genç nüfusun omuzlarında geleceğe yürüyecektir.

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.