GEÇ KALSA DA İYİDİR

Toplumumuzda insanımızın toplum hayatı ve aile hayatında davranışlarını düzenleyen kurallar vardır. Bizim toplumumuzda bu kurallara adabımuaşeret ya da görgü kuralları denir. Bu kurallara uyum göstermeyen insanlar görgüsüz ya da medeniyetsiz gibi tabirlerle kınanırlar. İnsanların misafirliğe giderken, misafir kabul ederken, sokakta, çarşıda pazarda gezerken, resmi dairelere, okullara, iş yerlerine girerken, toplu taşıma araçlarına binerken ve yolculuk […]

Yayınlama: 15.12.2023
A+
A-

Toplumumuzda insanımızın toplum hayatı ve aile hayatında davranışlarını düzenleyen kurallar vardır. Bizim toplumumuzda bu kurallara adabımuaşeret ya da görgü kuralları denir. Bu kurallara uyum göstermeyen insanlar görgüsüz ya da medeniyetsiz gibi tabirlerle kınanırlar.

İnsanların misafirliğe giderken, misafir kabul ederken, sokakta, çarşıda pazarda gezerken, resmi dairelere, okullara, iş yerlerine girerken, toplu taşıma araçlarına binerken ve yolculuk esnasında, sofrada yemek yerken ve toplu yemeklerde, sinema, tiyatro, konferans, sempozyum gibi etkinliklerde hep uymamız gereken kurallar vardır.

Bu kurallara uygun davranan insanlar takdir görür, toplumca kabul edilir ve tebrikte edilirler. Aksini yapan insanlarsa toplum tarafından dışlanır, kınanır ve toplum dışına itilirler. Toplu taşıma araçlarında ve sokaklarda yüksek sesle konuşup gürültü yapmak, trafik kurallarına uymamak, küfürlü konuşmalar yapmak, yerlere tükürmek, kaldırım yerine cadde ve sokak ortasından yürümek, hırsızlık yapmak, sarhoş olup sokaklarda nara atmak, düzensiz giyinip saç sakal karışık toplum içine çıkmak ve benzeri davranışlar toplum tarafından kabul edilmeyen görgüsüz davranışlar olarak değerlendirilir ve toplum tarafından kınanır.

Bugün şehirlisinden köylüsüne, memurundan amirine, patronundan işçisine, çobanından toprak ağasına, kaptanından yolcusuna, yaşlısından gencine her birimizin en büyük problemlerinden biri kuralsızlığı, kurallara uymamayı alışkanlık haline getirmiş olmamızdır.

Yaya geçidi yerine orta yerlerden karşıya geçme alışkanlığımız,ışıklı kavşaklarda trafik lambalarına değil yola bakarak geçmemiz, yaya kaldırımı yerine sokak ve cadde ortasından yürümemiz, mesai saatinden sonra mesaiye gelmemiz, öğretmenlerimizin imamlarımızın zamanında görev yerine gelmemeleri, trafikte hız sınırını aşmamız, vergimizi, borcumuzu zamanında ödememiş olmamız hep kuralsızlık olup bu alışkanlığı terk etmeyen insanları başarısız ve sevimsiz kılan davranışlardır.

Uzun yıllardan beri özellikle de sınava test çözmeye dayalı olup içinde hayatı anlatan okuma parçalarının çıkarıldığı eğitim sistemimizle beraber temelini İslam dinimizden alan adabımuaşeret ve görgü kuralları eğitimini ne yazık ki rafa kaldırdık.

Bu sebeple de başıboş, topluma ve yaratana karşı sorumluluk bilincini kaybeden sokakta, çarşıda pazarda tamamen içgüdüsü heva ve hevesi ile hareket eden Allah dahil hiç kimseye karşı sorumluluk hissetmeyen bir nesil çıktı ortaya.(Eli öpülesi beyefendi ve hanımefendi insanlarımız hariç)

Sanırım uzun yıllardan beri görülen bu yozlaşma ve bizi bekleyen felaketi fark eden Milli Eğitim Bakanlığı önce insan anlayışını öne alarak bu yıl eğitim müfredatına adabımuaşeret ve görgü kuralları derslerini aldı.

Adabımuaşeret liselerde, görgü kuralları ve nezaket de ilk ve ortaokullarda ders olarak okutulacak.

Sofra adabından büyüklere saygıya, giyinmeden vücut temizliğine, misafirlikten aile içi davranışlara kadar hayatın birçok alanında temeli İslam ahlakına dayalı, hayatımızı güzelleştirici, anlamlı kılıcı birçok konunun yeni dönemde yeni kuşaklara aktarılacağı ifade ediliyor Milli Eğitim Bakanlığının duyurusunda.

Ben de diyorum ki çok geç kalmış bir proje ama olsun iyidir. Zararın neresinden dönersek kardır.

Hayırlı uğurlu olsun

Selam ve dua ile

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.