CHP KUL VE BİATÇI PARTİ!

 Yıllardır cambaza bak gösterisini başarıyla sergileyen CHP ve taraftarları sahip oldukları  ve uygulayageldikleri kul olma ve biatci yapılarını sürekli gizlemeye çalışıyorlar.
  Oysa uygulamaları, bunların kimliklerini ele veriyor. En iyi uyguladıkları ve kendilerini kamufle ettikleri bu yöntemi; milliyetçi, maneviyatçı kesimi, laiklik adına sürekli suçlayarak baskı altında tutuyorlar.
 Öyle ya, gönül verdiğiniz, iktidar yapmak istediğiniz parti başarı elde edemiyor, çözüm önerileri sunamıyor,   pkk  destekçileri ile işbirliği  yapıyor, tarihimize hakaret ediliyor, çeşitli birimlerde taciz be rüşvet sıkandalları ortaya çıkıyor ; CHP”nin oy oranında en ufak bir değişme olmuyor.
  Özellikle büyük şehirlerde başarısızlık, adam kaydırmak, vurdumduymazlık, hizmette büyük aksaklıklar olduğu halde oy oranı hep aynı kalıyor.
  Başkalarını suçladıkları, küçümsedikleri, hakaret ettikleri durumları ayniyle yaşıyorlar.
 Hizmete, başarıya, icraatlara göre destek vermiyorlar; tam tersine ideolojik, etnik, mezhepsel tarafgirlik etkili oluyor.
  Bu değerlere aşırı bağlılık, manevî değerlere cephe almak; saflarını konsolide ediyor, kemikleşmeye sebep oluyor.
  O kadar kul ve teslimiyetçi bakış açısı vardır ki; destek verdikleri parti’nin hiç bir hatasını, yanlışını, hatta iğrençliğini bile gözardı edebiliyorlar.
  Neden yıllardır %25 oranında sabit bir oy var? Halbuki başarıda ve ümit vadettiğinde bu oran artmalı, başarısızlık ve yanlışlarda düşmelidir.
  Kimi zaman partide bölünmeler olsa da, genel oranı etkileyecek bir kayma olmamaktadır. Hele mevcut sisteme göre, partiden ayrılanlar bile ana gövde ekseninde hareket etmektedirler.
 Demek ki, savunageldiğiniz laik ve çağdaş değerler size tesir etmemiş! Atatürkçülüğü maske olarak kullanmışsınız.
 Aksi taktirde, özgür, bilimsel, pragmatik, serbest düşünce sistemi tatbik edilir, fikirler ve iradeler ipotek altına alınmazdı.
 İyiye iyi, kötüye kötü deme cesareti gösterilir; ülke adına yapılan iyi işler taktir edilir, eksikler doğruları ile beraber hatırlatılır, yanlışlar eleştirilirdi.
 Parti’nin genel tutumuna parelel olarak toptancı yaklaşım sergilenmez, kümülatif yaklaşım yerine eleştirme, alternatif sunma , farklı görüşler söyleyebilme cesareti gösterilebilirdi.
 Böyle kula kul olma, sorgulamadan itaat etme, bir ülkenin kalkınmasında ve medeniyeti yakalanmasında en büyük engeldir.
 Bırakın cambaza bak kurnazlığını! Asıl siz fikrinizi özgürleştirin! İradeleriniz üzerine konan ipoteği kaldırın!
 Dünyaya geniş bir ufuk açısından hele bir bakın! Bu memlekete ne iyilik yapacaksınız! Hem siz kurtulacaksınız, hem ülke.
  Zannetmem ama, hatırlatmış olalım.