TV YILDIZI

Yerel televizyonda ekonomi programı yapıyorum. Dövizde, hareketli günler olunca benim programa ilgi artıyor. Bozuk saatin 24 saatte, iki defa doğruyu gösterdiği gibi benim de tahminim tutunca eş, dostta gaz verince, değmeyin keyfime…  ‘Yerel televizyon’ dedim! ama karasal yayından çıkıp uyduya geçince oldu ‘Ulusal!’ hatta uluslararası.

Yerel televizyon da programlar tutunca, ulusal televizyonların dikkatini çektim. Onlar da  beni yayına çıkardılar. Sadece dolar, euro, lira, değil, japon yeni, isviçre frangı, çin yuanı…

 Yorumları da yapınca   uluslararası televizyonlarda canlı yayına bağlandılar. Böylece medyatik oldum. Şimdi yolda yürüyor muyum, yuvarlanıyor muyum belli değil! Kel, şişman, taşralı küçük esnafım ama o zamanlar böyle miydim; yarı kilomda baklava, göbekli, sırma saçlı, filinta gibiydim. Hal böyle olunca müthiş hayran kitlem vardı. Adıma Fan Clup (hayran kulübü) kurulmuştu. Özelikle kadınlardan ve de üç beş kuruş parası olanlardan…

Telefonum 24 saat açık! Kadın hayranlarım devamlı ararlar. Özellikle mesai saati sonrası, hatta geceleri daha rahat konuşalım diye. Bende telefonu sessize alırım, karım duymasın diye. Tuvalette konuşurum, karım şüphelenir, kabız oldum derim. Geceleri nöbetçi eczaneye giderim. Kalbim sıkıştı diye parka iner yürürüm. Bir gün, iki gün derken karım önce şüphelendi sonra öğrendi ve nihayet kabullendi. Böyle medyatik bir adamla evlenmenin sonuçları olacaktı ve o da buna katlandı. Artık akşamları eve geç geldiğimde hayranım olan kadınlara uğruyorum. Zaman zaman da geceleri ziyaretlerine gidiyorum. Karım; “İstersen yatılı da kalabilirsin!” diyordu ama ben “Yok artık!” diyordum. Uykusuz kalırdım, sabahleyin işe gidecektim. 14 Şubat Sevgililer Günü yaklaştıkça bende heyecan artıyordu. Hangisine ne hediye alayım diye. Karım, hediye alacağımı duyunca; “Beraber gidelim, birlikte alırız” dedi. Bende iki nedenden dolayı kabul ettim. Birincisi; Karımın zevkine güvenirim. İkincisi; Bir yakınımız, her 14 Şubat’ta mağaza mağaza dolaşır, kocası kendisine mi? yoksa sevgilisine mi? daha pahalı hediye aldı diye O duruma düşmesini istemedim. Alacağımız hediye fazla olacağı için  toptancılar sitesine gittik. Ordan topluca, aynı alalım diye…

Sızdırmaz, pişik, kızarıklık yapmaz. Emiş gücü yüksek, yapışır bantları süper kalite. Bazılarını karımla birlikte, bizzat evlerinde teslim ettik! Bakımevi müdürü çok teşekkür etti. “Bunlar çok güzelmiş, bizde bunlardan alalım” dedi. Çok sevdiğim, sabahlara kadar konuştuğum hayranlarım çok mutlu oldular. En küçüğü 77 yaşında en büyüğü 91 yaşında. Bazıları kendi evinde, bakıcısı ile yaşıyorlar. Diğerleri de bakımevin de yaşıyorlar.

Bu hasta alt bezinden, daha önce hiç kullanmamışlardı. Zaten piyasaya da yeni çıkmıştı…