SAKİN OLMAYI BECEREBİLMELİYİZ

Ön yargı ve alışkanlıklarımızın bizi sürüklediği farklı bir mecra da acele karar verme hastalığımızdır !

Yapı olarak acele davranan bir doğal özelliğe sahibiz sanki, her konuda aceleci olmak acele karar vermek ihtiyacı içerisindeyiz nedense !

Oysa hemen  karar vermek hayatımızın  bir çok boyutunda bizi çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya bırakabiliyor. Özellikle hayatım küçük bir dilimine bakıp tamamı hakkında karar vermek doğru bir davranış biçimi değildir diye düşünüyorum !

Farklı bir açıdan baktığımızda karar aslında aklın durması halidir ! Dolayısıyla bir konuda karar verdiğinizde akıl düşünmeyi yeniden değerlendirmeyi  dolayısıyla gelişmeyi durdurur ! Her şeye rağmen akıl insanı daima karar vermeye zorlar ! 

Oysa henüz gezi sona ermemiştir ,  bir yol biter bir yenisi , bir başkası başlar ! Bir kapı kapanırken bir başkası – başkaları açılır !

Hayatınızın herhangi bir boyutunda herhangi bir hedefe ulaştığınızda daha  büyük bir hedefin orada olduğunu rahatlıkla görebilirsiniz . Yaşadığımız çevreye dikkat ettiğimizde göreceğimiz gibi  ; acele karar verme noktasında , adeta acele karar verme hastalığına yakalanmış ne kadar çok insan var , farkında mısınız ?

Belki garip gelecek ama her olayda müneccimlik yapmak yeni kehanetlerde bulunmak sanki genlerimize işlemiş, DNA larımıza  kotlanmış adeta ! Yaşadığımız çevrede yaşanan her olayda başımıza gelen ne varsa mutlaka geleceğe yönelik bir kısım tahminlerde bulunuruz nedense !

Zaman zaman bu hususu düşündüğümde acaba diyorum bedenimizin karşılaşabileceğimiz olumsuzlukları ve yetersizliklere karşı bir savunma sistemi midir bu durum ! Bu tip bir anlayış aynı zamanda diğer tüm olasılıkları da reddetmek anlamına gelir galiba !

Oysa her türlü seçeneğe her türlü olasılığı açık olmak demek, kendini ve olayları sınırlandırmamak demektir . O halde tahminlerde bulunarak bu olasılıkları yok saymıyor muyuz bu anlayışla ?!

Ve farkında mısınız ?  Herhangi bir zaman diliminde kötü diye düşündüğümüz olayın sonu iyiye, iyi diye düşündüğümüz olayların sonu da rahatlıkla kötüye gidebiliyor ! Her birimizin hayatı bu tip örneklerle dolu değil mi ?

Bence yaşanan olay her ne olursa olsun durumu o anki hali hazır haliyle değerlendirmek doğrudur diye düşünüyorum . Özellikle sanki bizim toplumun fıtratına uygun bir biçimde olasılıklara göre ve genellikle de olumsuz bakış açısına göre değerlendirmek fazladan endişe ve korku getirecektir !

Oysa yaşanan ve yaşanacak her ne ise yaşanacak, geçip gidecek ve hiçbir şey sonsuza kadar sürmeyecektir ! olmamış şeyler için yorumlar yapmak asıl itibari ile olayların geçip gitmesine de engel olur.

Dolayısıyla olması gereken yaşanacakların yaşanması , iyilerin biz de iz bırakması kötülerinse unutulmasıdır ! Her konuda bilip bilmeden karar verme hastalığının açılabilmesi için ; öğrenmek gelişmek değişmek sabretmek ve izlemek gerekir !

Kadim kültürümüzde denildiği gibi yaşayıp görmek gerekir ! Herhangi bir şeyi yaşamadan görmeden şahitlik yapmadan hissetmeden neyin  nasıl sonuçlanacağını bile bilmemiz takdir edersiniz ki mümkün değildir !