BANA DAVADAN BAHSETMEYİN!

Eskiden insanların bir davası vardı; sağcının, solcunun, koministin, ülkücünün, islamcının, akıncının… Kimi Atatürk’e taparcasına ilkelerine yapışır, o yolda hedefler koyar, militanlaşır; kimi Marx, Mao, Lenin yolunun davasına sarılır; kimisi Ziya Gokalp’in ırkçılık felsefesini ideal kabul eder; bir kesim şeriat uğruna mücadele verir;  nihayet çoğunluk  olan bir kesim ezilmişlik, yasaklanmışlık, hor görülmüşlük, dışlanmışlık, ibadet ve inancına […]

Yayınlama: 25.09.2023
A+
A-

Eskiden insanların bir davası vardı; sağcının, solcunun, koministin, ülkücünün, islamcının, akıncının…

Kimi Atatürk’e taparcasına ilkelerine yapışır, o yolda hedefler koyar, militanlaşır; kimi Marx, Mao, Lenin yolunun davasına sarılır; kimisi Ziya Gokalp’in ırkçılık felsefesini ideal kabul eder; bir kesim şeriat uğruna mücadele verir;  nihayet çoğunluk  olan bir kesim ezilmişlik, yasaklanmışlık, hor görülmüşlük, dışlanmışlık, ibadet ve inancına kısıtlama getirilmiş olması nedeniyle hakları uğruna bir davaya sahiptiler.

 Herkes kendi hedef , ideal ve davalarında samimiydiler. Davaları uğrunda zaman zaman şiddete başvurulduğu da bir gerçek.

 Özal’la başlayıp, Tayyip Erdoğan’ın iktidarları dönemleriyle beraber; seküler  Atatürkçülük hariç, tüm davalar ortadan kalktı veya cılız kalıp dar bir alana sıkıştırıldı.En canlı ve etkili olan sistem Kemalizmdir.

 Daha materyalist, ılıman, kapitalist dünya düzenini ortak payda yapan büyük, kalabalık, bir kitle oluştu  ne yazık ki!

  Özal dönemi ile 141, 142 ve 163. Maddeler ortadan kaldırılınca, komünizm ve İslami fikirlerle bir rahatlama getirildi.

 Erdoğan dönemi ile İslami alanlarda  çıkarılan yasalarla dindar ve islamcı kesimlerde rahatlama oldu.

 Cumhur ittifakı ile, ülkücülük alanında  geniş bir alan açıldı.

 Aksine, bu rahatlamalar tembelliğe, gevşekliğe, ritüelleşmeye, ilkesizliğe, kararsızlığa götürdü insanları.

Ülkücülerle Pkk’lıların aynı adaya oy verdikleri; eşitlik, adalet, hakça paylaşım diyerek garibanın , varoşların hakkını savunanların İzmir, Kadıköy, Bakırköy, Beşiktaş, Başakşehir, Çankaya gibi elit, zengin muhitlerde lüks bir hayat sürdükleri ; Millî görüşün çekirdek temsilcisi olduğunu iddia eden Saadet Partisinin, kendilerine zulüm yapan CHP ile sınırsız ittifak  yaptığı  bir evrilmenin olduğu apaçık ortadadır.

  Geneli oluşturan mütedeyyin, milli manevi yolu benimseyen, en çok ezilmiş, hakları gasp edilmiş Ak Parti tabanında da ciddi savrulmalar oldu maalesef.

  Sayın Erdoğan ve idealist bir kesimin dışında daha ılıman, idealleri yozlaşmış, gevşemiş, nemelazımcı, makamı ve maddeyi hedefe almış , geçmişin mücahit, mütedeyyin fikir rüzgarı sönmüş bir kitleyi görmek de insanı kahrediyor.

 Rahatlığın, maddenin, makamın tadını alıp esiri olan bir toplum davasını yitirmiş, geri plana atmış görünüyor.

 Eylemlerde, kutlamalarda, anmalarda   seküler bir yol takip edilip davadan, maneviyatan, öz değerlerden bir damga vurulamıyor.

 Bu rahatlık hala korkaklıgı, sinikliği, ürkekliği getirdi.

 Hala seküler kesim güçlü, etkili, hâkim ve baskısını sürdürüyor.

 Millî, manevi değerler için yola çıkanların aymazlığı da  bu cesareti artırıyor!

 Bazen, herkesin davasının, safının belirlenmesi için eskiye  mi dönsek  acaba diye düşünüyor değilim.

 Bir gün iktidarlar değişir, geçmiş dönemlere dönülür se, dizlerinize vurur, saç baş yolarsınız. Dünya ahiret hesabını ağır verirsiniz.

 Gidişat böyle görünüyor ne yazık ki!

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.