DEPREM NEDENİYLE İLGİLİLERİN CEZAİ SORUMLULUĞU

06.02.2023 tarihinde, saat 04:17’de merkezi Kahramanmaraş/ Pazarcık olan 7.7 büyüklüğünde depremle aynı gün saat 13:24’de merkezi Kahramanmaraş/ Elbistan olan 7.6 büyüklüğünde deprem  meydana gelmiştir. Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ illerimiz depremden en çok etkilenen şehirlerimiz olup bu şehirlerde binalar yıkılmış ve vatandaşlarımız hayatını kaybetmiştir. Binlerce vatandaşımız ise yaralanmıştır. […]

Yayınlama: 21.02.2023
A+
A-

06.02.2023 tarihinde, saat 04:17’de merkezi Kahramanmaraş/ Pazarcık olan 7.7 büyüklüğünde depremle aynı gün saat 13:24’de merkezi Kahramanmaraş/ Elbistan olan 7.6 büyüklüğünde deprem  meydana gelmiştir. Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ illerimiz depremden en çok etkilenen şehirlerimiz olup bu şehirlerde binalar yıkılmış ve vatandaşlarımız hayatını kaybetmiştir. Binlerce vatandaşımız ise yaralanmıştır. En son 20.02.2023 tarihinde merkezi  Hatay/Yayladağ olan 6.4 şiddetinde  deprem meydana gelmiştir.

Ülkemizde yaşanan bu felaketler karşısında ise gerek STK’lar gerek devlet kurumları gerekse vatandaşlarımız birlik içerisinde hareket ederek depremin zararlarını, oluşturmuş olduğu kayıpları ve zorlukları bir nebzede olsa da gidermeye çalışmaktadır. Depremden sonra yaşanan felaketlerin, zorulukların giderilmesi sürerken bu deprem nedeniyle kaybedilen binlerce hayatın, yitip giden onlarca hayalin, evladın, anne babanın hesabı sorulmalıdır. Zira yaşanan deprem ile de açıkça görüleceği üzere yaşadığımız binaların, hayatımızı devam ettirdiğimiz okullarımızın, ofislerimizin veya iş yerlerimizin depreme aslında ne kadar dayanaksız olduğu ortaya çıkmıştır.

Yaşanan doğal afetin onlarca ili etkilemesi, binlerce binanın yıkılması ve on binlerce insanımızın hayatını kaybetmesinin en büyük sebeplerinden birisi de depreme dayanaklı yapılarımızın olmadığıdır. Bu yapılar inşa edilirken müteahhidin, inşaat mühendisinin, inşaat şefinin, ustanın bu yapı tamamlandıktan sonra denetimini yapanın ve bu yapıya imar veren kişi ve kurumların cezai sorumluluğu olmadığından bahsedilmesi mümkün değildir.

Yapının inşa edildiği yerin deprem bölgesi olduğu, fay hatlarının geçtiği, ülkemizde sürekli depremlerin yaşandığı gerçeği göz önüne alındığında binaları yapan müteahhidin malzemeden çalarak, eksik ve kalitesiz malzemeler ile ucuza kaçarak depreme dayanaksız ev yapması, hatta bu evlerin satış aşamasında ilanlarında depreme dayanıklı olduğu ileri sürülmesi müteahhidin depreme karşı olursa olsun mantığı ile hareket ettiğinin açıkça göstergesidir. Bu durumda müteahhit birden fazla kişinin ölümüne olası kastla sebebiyet verdiği ise her türlü şüpheden uzaktır.

Ayrıca bu yapıların inşa aşamasında gerekli denetimini yapmayan, sağlamlığı hususunu gerekli şekilde incelemeden olur veren yapı denetim firmaları ve kişiler ile bu yapının inşaat mühendisi, inşaat şefi, ustası da yine aynı şekilde üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğinden, işlerini layıkıyla yapmadığından yaşanan felaketten sorumludurlar. Bir başka husus ise; bu yapılara imar veren, oturulmasına izin veren, gerekli denetimi yapmayan, deprem bölgesine uygun imar planı hazırlamayan kişi ve kurumların sorumluluğu da unutulmamalıdır. Yapı kayıt belgeleri ise depremden doğan cezai sorumluluğu ortadan kaldırmamaktadır.

Zira 3194 sayılı İmar Kanunu geçici m.16’da; yapı kayıt belgesinin, yapının yeniden yapılmasına veya kentsel dönüşüm uygulanmasına kadar geçerli olacağını belirtmiştir.  Bu süreçte yapının dayanıklılığı ile ilgili tüm sorumluluğunun yapı sahibine ait olacağı ifade edilmiştir. Görüleceği üzere, yapı kayıt belgesi malikin ve o binayı inşa edenin sorumluluğunu ortadan kaldırmamaktadır.

Netice itibariyle; yaşanan depremler karşısında gerçekleşen felakete sebebiyet veren tüm kişi ve kurumların cezai sorumluluğunun bulunduğu aşikardır. Yaralarımız sarılırken yaşanan felakete ilişkin delillerin toplanması, deliller toplanmadan enkazların kaldırılmaması büyük bir önem arz etmektedir. Yaşanan felaketlerin tekrar yaşanmaması, ilgililerin cezasız kalmaması ise en büyük gayelerimizden biridir. Hukuk devleti olarak ilgililerin cezasız kalmayacağına ise inancımız tamdır. Bu vesile ile yaşanan acıların tekrar yaşanmamasını dileyerek ölenlere rahmet yaralılara acil şifa dilerim. 21.02.2023

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.