SERBEST KIYAFET UYGULAMASI KALDIRILMALI

İnsanların dininin, ahlakının, geleneklerinin kurallarını dikkate alarak vücudunu kapatan bir kıyafet giymesi hem hakkı hem de zorunluluktur.

Kıyafet seçiminde yaşanan bölgenin iklim şartları, kişinin estetik anlayışı, toplumda alışılmışlık, devletin kıyafetle ilgili düzenleme kuralları da çoğu zaman öne çıkmaktadır. Son yıllarda ise kapitalist ekonomi ve toplumları dönüştürme projesinin de etkili olduğu moda akımı kıyafet seçimine büyük oranda etki etmektedir.

Ülkemizde Osmanlı’nın son döneminde başlayan Avrupalılaşma, modernleşme akımı cumhuriyet döneminde de devam etmiş bu akım kıyafet ve giyim kuşamada yansımıştır.

Devlet idarecilerinin kılık kıyafet yasası çıkararak desteklediği, uymayanları cezalandırdığı kıyafet dayatması ile uzun yıllar insanlar erkekler için pantolon, gömlek, ceket; kadınlar için de aşırı açık olmamak üzere dekolte kıyafet ve iklim şartlarına göre manto ceket şeklindeki kıyafet öne çıkmıştır.

Devlet dairelerinde ve okullarda uygulanan kıyafet şekli erkeklerde ceket, gömlek, pantolon, kravat ortaokul ve liselerde ise okul idarecilerinin tercih ettiği renkte erkekler için ceket, pantolon, gömlek, kravat; kız öğrenciler için tercih edilen renk ve şekilde önlük, ilkokullarda ise önlük ve yaka şeklinde uzun süre uygulanmıştır.

Cumhuriyet döneminde özellikle 1950’lerden sonra zaman zaman 1980’li yıllardan sonra ise büyük bir kesimin talebi olarak bayan kamu personeli ile üniversite, lise ve ortaokullarda okuyan hanımlar ve kızlar da İslam dininin emirlerine göre kapalı elbise ve başörtüsü kıyafeti kullanma talebi ortaya çıkmıştır.

12 Eylül ve 28 Şubat darbe dönemlerinde ne yazık ki zamanın idarecileri bu talepleri masum, inancını yaşama talebi olarak değerlendirmek yerine devlete karşı gelme talebi olarak değerlendirmiştir. Bu masum talebin sahiplerine devlet gücü kullanılarak büyük ve acımasız işkence ve haksızlıklar yapılmıştır.

Özellikle 28 Şubat döneminde on binlerce üniversite ve lise öğrencisi gelecekleri karartılarak haksızlığa maruz bırakılmıştır. Binlerce kamu personeli hanım hukuk ayaklar altına alınarak görevlerinden uzaklaştırılmış, mağdur edilmişlerdir. Milletin meclisinden atılan seçilmiş milletvekillerimiz bile olmuştur.

2000’li yıllardan sonra başa geçen toplumun tercihi ile ülke idaresini eline alan iktidarlar döneminde de başta memur sendikaları konfederasyonu (MEMUR SEN) olmak üzere sivil toplum kurumlarının taleplerinin dikkate alınması ile kamuda ve okullarda başörtü yasağı kaldırıldı ve isteyen personel ve öğrenci inancına uygun kıyafetle işine, okuluna gitmeye başladı.

Bu arada devlet memurları için geçerli olan ceket, gömlek, pantolon (Erkekler için), boyu dizi aşacak şekilde entari ya da etek, gömlek (Bayanlar için) kıyafet uygulaması ile okullarda okul aile birliğinin tespit ettiği ahlaka ve törelere uygun forma, ceket, pantolon, gömlek uygulaması kaldırılmadı devam ediyor.

Durum bu noktada iken ne yazık ki son yıllarda kamu personeli erkeklerin bir kısmında dışarıdan bakıldığında saygı uyandırmayan palyaço ya da militan görünümlü saç sakal karışık bakımsız kıyafetler, bayanlarda mini etek, sadece göğüsleri kapatan göbek açık bakanlara güven vermeyen inanç ve ahlak değerlerimizi hiçe sayan kıyafetler ortaya çıkmaya başladı. Aynı durum ne yazık ki lise ve ortaokul öğrencileri için de söz konusu olup aklı selim idareciler ve insanımızın yüreklerini sızlatmaya devam ediyor.

Ne edip etmeli bu düzensiz, bu inanç, kültür değerlerimizi hiçe sayan, insanımızın asaletli görüntüsüne hakaret eden bu akıma son vermeli. Gerek devlet kurumlarında gerekse okullarda kıyafet konusunda devam eden bu keşmekeş ve ahlak yozlaşmasına son vermeliyiz.

İnancımıza, geleneklerimize, kültür değerlerimize uygun kıyafeti devlet memuru ve öğrenci görüntüsü için harekete geçmeliyiz.

Başta Cumhurbaşkanımız, Milli Eğitim Bakanlığı ve sivil toplum kurumlarımız, okul idareleri ve okul aile birliklerimiz hemen acilen Ankara’da bir araya gelerek okul sezonu açılmadan bu sıkıntıya çözüm üretip uygulamaya koyabiliriz. İmkansız değil, yeter ki isteyelim.

Böylece iyi niyetle başlayıp istismarla yozlaşan serbest kıyafet uygulaması da son bulmuş olur.