KORONAVİRÜS ÖĞRENCİLERİN RUH SAĞLIĞINI NASIL ETKİLİYOR?

COVID pandemisi, üniversiteliler de dâhil olmak üzere birçok talebe üzerinde artan yalnızlık, stres, kaygı ve depresyon ile sonuçlandı. Son 18 aydaki üniversite hayatının kısa özeti;  her gün bilgisayar başında yaşanılan eğitim stresi, çok sınırlı bire bir öğretim, iptal edilen mezuniyet törenleri, çalışmayan öğrenci kulüpleri.. Coronavirüs, öğrencilerin ruh sağlığını birçok farklı şekilde etkiliyor. Bu, gelecek yıllar […]

Yayınlama: 29.10.2021
A+
A-

COVID pandemisi, üniversiteliler de dâhil olmak üzere birçok talebe üzerinde artan yalnızlık, stres, kaygı ve depresyon ile sonuçlandı. Son 18 aydaki üniversite hayatının kısa özeti;  her gün bilgisayar başında yaşanılan eğitim stresi, çok sınırlı bire bir öğretim, iptal edilen mezuniyet törenleri, çalışmayan öğrenci kulüpleri.. Coronavirüs, öğrencilerin ruh sağlığını birçok farklı şekilde etkiliyor. Bu, gelecek yıllar için öğrenci hayatının nasıl olacağına dair belirsizliği de içeriyor. Bu belirsizliklerin geldiği nokta ise ciddi bir anket sitesinde şöyle özetlenmiş….

Neredeyse üç yetişkinden biri (%30) ve her üç gençten biri (%34) pandemi sırasında ruh sağlıklarının çok daha kötüleştiğini söyledi.

Gençlerin yarısından fazlası (%59) kısıtlamalar hafiflediğinde okuldan, kolejden veya üniversiteden daha fazla keyif alacaklarını söyledi. Ancak yaklaşık beşte biri (%21) okulu, koleji veya üniversiteyi kısıtlama olmaksızın seveceklerini düşünmüyor.

Gençler okulda, kolejde, üniversitede veya işte ruh sağlığı hakkında daha fazla bilgi ve eğitim istiyor.

Yaklaşık 10 ebeveynden üçü (%29), sosyal mesafe ve kapalılık nedeniyle çocuklarının duygusal veya zihinsel sağlıklarına “zaten zarar verdiğini” söylüyor.

Gençlerin % 45’i covid-19 aşıları ve kontrendikasyonları  (Biontech aşılarının en yaygın görülebilen yan etkileri özetle şu şekilde sıralanabilir, Baş ağrısı şikâyeti, Yorgun hissetme, Aşının uygulandığı kolda ağrı, Aşının uygulandığı bölgede kızarıklık, Kas-eklem ağrıları, Titreme, Mide bulantısı, İshal, Ateş)  hakkında sosyal medya spekülasyonlarından etkileniyor.

Ülke koronavirüsle savaşmaya devam ederken, psikiyatri klinik uzmanları, sosyolog ve psikologlar, intihar düşüncesi, anksiyete ve pandemi ile ilgili depresyon dâhil olmak üzere zihinsel sağlık sorunları ile mücadele eden genç yetişkinler arasında büyüyen bir krizi izliyor. ABD, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri tarafından geçen ay pandeminin ruh sağlığı üzerindeki etkisi hakkında yayınlanan bir raporda 18 ila 24 yaşındakilerin – ankete katılanların yaklaşık dörtte birinin – “ciddi olarak intiharı düşündüğünü” tespit etti. NBC News and Challenge Success tarafından yapılan yeni bir araştırmaya göre, lise öğrencileri COVID-19 pandemisinin başlangıcından bu yana artan stres seviyeleri ve öğrenime daha az katılım gösteriyor. Stanford’da kıdemli öğretim görevlisi olan Denise Pope, çocukların “salgın öncesine göre daha stresli olduklarını, daha çok işleri olduğunu, okulla daha az meşgul olduklarını ve öğretmenleri ve [diğer] çocuklarla ilişkilerinin gergin olduğunu” hissettiklerini söylüyor.  2020 Mart döneminden günümüze kadar öğrencilerde yaşanılan negatif ruhsal ve sosyal dönüşümler sağlık ve eğitim bilimlerini uzun bir süre daha meşgul etmeye devam edecek gibi gözüküyor. 

Ülkemizde eğitim ve öğretim tüm kademelerde zamanında başladı. Pandemi oranları ilk haftalarda zirveyi görse de sonraki süreçte yatay bir seyir izlemeye başladı. Şimdilik yüz yüze eğitimden vazgeçmedik. Mart 2020’den beri kaybedilen motivasyon ve bilgi eksikliği önemli ölçüde giderildi diye düşünüyorum. Öğrencilerin staj imkânlarını iş başında öğrenmeye başlamaları da önemli bir detay. Çevrimiçi sınıflar, yüz yüze sınıflarla aynı ortamı ve etkileşimleri sağlamaz ve açık ara onlar kadar eğlenceli değildir. Öğrenciler, geriye dönük kaybedilen yılları, daha çok kitap okuyarak ve mutlaka sosyal aktivite yaparak zamanla kapatıp, çok eleştirilen Z kuşağına yakışır bir dirayet gösterecektir. Umarım öyledir…

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.