NEDEN SINAV KAYGISI YAŞIYORUZ?

LGS, TYT, AYT, KPSS, Vize, Final… adı her ne olursa olsun sınavlarla ilgili hissedilen ortak olumsuz duygunun adıdır kaygı. Bu aralar ne oluyor da kendimi sınav kaygısı yaşayan gençlerle terapi planlaması yaparken buluyorum diye düşünürken bu konuyu siz değerli okurlarımla paylaşmak istedim. Evet… Sınavlar yaklaşıyor. Gençler ve aileler heyecanlı ve panikler. Öncelikle sınav kaygısı nedir? […]

Yayınlama: 21.02.2022
A+
A-

LGS, TYT, AYT, KPSS, Vize, Final… adı her ne olursa olsun sınavlarla ilgili hissedilen ortak olumsuz duygunun adıdır kaygı.

Bu aralar ne oluyor da kendimi sınav kaygısı yaşayan gençlerle terapi planlaması yaparken buluyorum diye düşünürken bu konuyu siz değerli okurlarımla paylaşmak istedim.

Evet… Sınavlar yaklaşıyor. Gençler ve aileler heyecanlı ve panikler.

Öncelikle sınav kaygısı nedir?

Sınav Kaygısı; öncesinde öğrenilen bilginin sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olan ve başarının düşmesine yol açan yoğun kaygı olarak tanımlanır. Kişinin performansını etkili biçimde kullanılmasına engel olan endişe hali de diyebiliriz. Aslında kaygı her insanın yaşayabileceği doğal bir duygu durumudur. Bizlerin anlamlandırdığı gibi kötü bir duygu değildir aksine, tehlikeli durumlara karşı biyolojik uyarı sistemidir ve bizleri tehlikelere karşı uyanık tutar. Fakat; kişinin yaşadığı kaygının şiddeti, süresinin yüksek olması durumunda ve bir tehlike olmadığı halde ortaya çıkması kişi için zarar teşkil eder.

Sınav kaygısı ile çalışma yaparken gençlerin sağlıksız inanışları, en son yaşadıkları kaygı, geriye dönük sağlıksız düşünce deneyimlerine rastlıyorum.

Yoğun sınav kaygısı yaşamalarının altındaki nedenler nedir diye baktığımda;

Sınavın hayatlarındaki yeri ve sınava yükledikleri anlamların çok büyük bir o kadarda fazla olduğunu tespit ediyorum.

Ebeveynlerin sınav sonucundan beklentilerinin yüksek olması gençlerde ister istemez o beklentiye kendilerini dahil etmiş halde bulduklarını ve hata yapmamalıyım düşüncesine kapıldıklarını fark ediyorum.

Öğrenci kendisinden gerçekçi olmayan bir beklenti içerisine girmiş olabiliyor ve yeterince iyi değilim düşüncesi oluşuyor.

 Özgüven eksikliği, gelecek kaygısı yaşıyor.

 Okul, dershane, aile içinde vs. gibi yerler de yarış ve kıyaslama içerisinde olunmasından olumsuz etkileniyor. Bu söylemler kişide olumsuz deneyimler oluşturuyor.

 En iyisi olmalıyım mükemmeliyetçi kişilik yapılanması başlıyor.

Duygu / düşünce / davranışlarımın kontrolü bende değil düşüncesine kapılıp sınavı hayatının tamamen merkezine koyup, diğer şeylerden kendini tamamen soyutlamasına neden oluyor.

Kendine inanan güvenen insanlara, ebeveynlerine karşı mahcup olurum düşüncesi oluşuyor.

Zamanı etkin kullanamama ve sınava yeterli düzeyde hazır olmadığını düşünmeye başlıyor.

Sınav hakkında yanlış olumsuz düşüncelere kapılıyor.

Fizyolojik ihtiyaçlarının doğru biçimde karşılayamaz hale geliyor.

Çocuğun gücünü aşan gelişim görevlerini yerine getirmesini beklemek ve yapması için zorlamak, ödül ceza yönetimini uygunsuz biçimde kullanmak, yanlış rol model olmak , yanlış anne-baba tutumları kaygının oluşmasına zemin hazırlayan ciddi etkenlerden olduğunu söyleyebilirim.

Sınav kaygısı yaşayan birey genelde huzursuz, endişeli hal, tedirgin, sıkıntılı, başarısızlık korkusu, ders çalışmaya isteksizlik, okula gitmek istememek, mide bulantıları, vücudun bazı noktalarında taşikardi, iç sıkıntısı, uyku düzeninde bozulmalar, dikkatinde ve konsantrasyonda bozulmalar, odaklanamama, kendini değersiz ve yetersiz görmeye başlama, terleme sık gördüğümüz belirtilerdir.

Sınav kaygısı yaşayan kişinin başarısında belirgin düşüş olduysa, ders çalışmayı devamlı erteliyorsa, sınavla ilgili konuşmaları istemiyorsa, soru sorulmasından rahatsız oluyorsa, geceleri uyuyamıyor veya kabuslar görmeye başladıysa, genel mutsuz bir ruh hali ve ağlama krizleri yaşıyorsa, iştahsızlık veya aşırı yemeye başladıysa, karın ağrısı , ishal, mide bulantıları arttıysa kaygı hat safhada diyebiliriz.

Sınav kaygısı ile başa çıkmanız için tedavi yöntemi;

Öncelikle kaygıyı bastırmak, ortadan kaldırmak yerine; hissettiğiniz duyguyu fark edip, kabul etmeye çalışın.

Kaygınızın tedavisinin doğru biçimde yapılabilmesi için öncelikle kaygı bozukluğunuzun olumsuz tetikleyicilerini ve ortaya çıkış biçimini tespit etmeye çalışın ve bunları olumluya dönüştürmeye çalışarak kaygıyı önemli ölçüde hafifletmiş olacaksınız.

Kaygı ve endişe durumlarında stres yönetimi, rahatlama teknikleri, egzersiz, davranış değişiklikleri ya da sosyalleşme gibi yöntemlerle önlem alabilirsiniz. Bunun yanında nefes ve gevşeme egzersizleri de oldukça yardımcı olacaktır.

Ailenize sınav ile ilgili duygu ve düşüncelerinizden bahsedip destek talep edebilirsiniz.

Hayatınıza sınav dışında başka alanlar ekleyip (yürüyüş, spor, resim, müzik, sosyalleşme, yüzme, vb.) kaygınızı kontrol altına alınmasını ve kaygınızın hafiflemesini sağlayabilirsiniz.

Tekrar eden rahatsız edici düşüncelerin kaygıyı tetiklemesi halinde, bu düşüncelere alternatif düşünce geliştirmek ve negatif düşünceden uzaklaştıracak zihin egzersizleri yapabilirsiniz.

Tüm bunların yanında, kişilerin kaygı ve endişelerini paylaşabilecekleri ve duygusal destek alabilecekleri sosyal çevrelerinin olması ya da destek gruplarına katılmaları da kaygının azaltılmasında faydalı olacaktır.

Bireyin kendisinin sınav kaygısı ile başa çıkması zor olabilmektedir. Bu nedenle sınav kaygısı ile çalışan uzamanlardan ve psikiyatrdan destek almakta fayda vardır.

Kaygı bozukluğu büyük ölçüde davranışsal terapi, psikoterapi ve çeşitli ilaçlar yoluyla tedavi edilmektedir. Yalnız unutulmaması gereken önemli konu Psikoterapi uzun dönemli bir tedavi biçimidir. Bilişsel davranış terapisi daha kısa dönemli bir terapidir. Kişilere duygu yönetimi ile ilgili uygulanabilir beceriler kazandırılmasını amaçlar.

Sağlıcakla kalın

Betül MERT

SOSYOLOG/AİLE DANIŞMANI

REKLAM ALANI
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.